Büyük Anadolu Kalkınma Hareketi Başkanı Fahrettin Korkmaz?ın genel başkanlığında ilimizde yapılacak olan etkinliğe Nevşehir?den bir dönem DUCGED İl temsilciliği görevinde de bulunan Hulusi Eryılmaz ev sahipliği yapacak.

Umudun, özgürlüğün, gayretin, inancın ve imanın güneş yüzlü çocuklarıyla demokratik millet eylemini başlattı.

Hindistan?da filleri tutsak kılabilmek, onları özgürlükten ebedi olarak mahrum kılmak, sahibinin emrinde bir ömür şikâyetsiz şekilde esir yapmak ve söylenen her şeyi filin hayrına olmasa bile kuzu kuzu yapması için onları daha küçükken bir kazığa bağlarlar.

Tabi ki yavru filin bu zinciri koparabilmesi, kırabilmesi ve bağlı olduğu kazığı söküp atabilmesi mümkün değildir.

Küçük fil ilk önceleri özgürlüğünü yok eden bu kazıklı boyunduruktan ve tasmadan kurtulmak için tüm gücüyle mücadele eder, ancak bunu şartlar gereği başaramaz, bağlı olduğu esaret zincirini kıramaz ve özgürlüksüz kalmaya boyun eğer. Yıllar geçer, yavru fil güçlü kuvvetli kocaman bir fil olur.

Bağlı olduğu kazığın onlarca katını devirmeye, yerinden söküp atmaya ve tasmalısı olduğu zincirin en az on kat güçlüsünü bile paramparça edebilme gücüne çoktan sahiptir.

Ancak fil asla böyle bir girişimde bulunmaz. Fil özgür olamayacağına, boynundan tasmasının ve burnundan zincirinin kendisini bırakmayacağına öylesine inandırılmıştır ki, buna ömrünün sonuna kadar yeltenmeyecektir bile.

Çünkü zincirleri kırabilme iradesine sahip olması gereken filin zihin dünyasında merakı, gayreti ve inancı kırılmıştır. Artık fil pamuk ipliği ile de bağlı olsa o kazığa, tutsaklık cenderesi kaderidir filin.

İşte 1000 
yıldan beri varlık melekesi bağımsızlık tutkusu olan Anadolu halkının istiklal ruhu, inanç hücreleri ve tüm müstakbel umutları, kazığa bağlanmış yavru fil misali emperyalizmin karanlık dehlizlerinde, hipnoz laboratuarlarının terbiye mengenelerinde 10 yıldan beri amansız ameliyatlara tabi tutularak, yarınlara dair  gayret, inanç ve umutları tel tel edilip, beden ve yüreğinden kazınmak istenmektedir.

Çaresizlik gömleklerini; halkına lütfedilmiş bir ödül kaftanı olarak kabul eden kafalarla yönetilen yurdumuz, şimdilerde bir çilehaneye dönüştürülmüştür.

Kurtuluş Savaşı?nı başarmış, istiklalini kazanmış Anadolu milletinden bugün, yardım ve iaşe serumları, makarna ve kömür paketleri karşılığında susması istenilmekte ve Hindistan?daki fillerin davranışlarını tekrarlaması beklenmektedir.

Ancak bak hareketi ile ayağa kalkacak Büyük Anadolu Milleti, kendisine reva görülen bu sevabı olmayan sadaka ve yazılan bu ölüm reçetelerini bir peçete gibi buruşturup tarihin çöplüğüne atmak için şimdi harekete geçti.