EDEBALİCE

İlginç bir çıkarım

KUL HAKKI!...

Ali İhsan TOSUN

[email protected]

Mal sahibi mülk sahibi

Hani bunun ilk sahibi

Mal da yalan mülk de yalan

Gel biraz da sen oyalan

Yunusca düşünürsek, bu dünya nimetleri gelip geçicidir.

***

Birisi, bir kişinin hakkını yediğinde gerçekte bir kişinin hakkını mı yemiş oluyor?

Bence hayır!...

Peki neden?

***

Allah-ü Teâlâ Evren’i yaratırken neredeyse “0” (sıfır) boyutuna yakın bir enerji kitlesine “Ol” dedi ve büyük bir patlama ile Evren oluşmaya başladı, yaklaşık 13 milyar 730 milyon yıl önce!...

Büyük patlama ile 10 üzeri 43 derecede muazzam bir enerji ortaya çıktı. Bu o kadar büyük bir enerji ki, 1’in yanına 43 tane 0 konarak yazılan ama söylenemeyecek kadar büyük, beyaz, parlak bir enerji… Nur…

Bu enerji etrafa saçılarak yavaş yavaş soğumaya başladı. Soğudukça gaz bulutu haline gelen gezegenler önce sıvı, sonra da katı hale dönüşmüştür. Bugün hala gaz bulutu halinde bulunan Jupiter, Satürn, Uranüs ve Neptün gibi gezegenler bulunmaktadır. Bu gezegenlerin merkezinde sıvı bulunmaktadır. Demek yeterince soğuduğunda bu gezegenler de katı hale dönüşecektir.

Ne zaman ki Evren’in ortalama sıcaklığı eksi 270 dereceye kadar soğuyarak galaksiler, galaksilerin içindeki gezegenler oluşmuştur. Dünya’da canlı hayat oluşmaya başlamıştır.

Evren’de 200 milyar galaksi, her galakside 200 milyar Güneş Sistemi gibi yıldız bulunduğu var sayılmaktadır. Gezegenimizin de içinde bulunduğu Samanyolu Galaksisi de bu şekilde oluşmuştur. Merkezde Güneş, Güneş’in etrafında belli bir yörüngede dönen gezegenler… Bu da bize Evren’in genişliği hakkında bize bilgi verir.

***

“Güneş’in Kara Delik’e dönüşüp yok olması için en az 8 kat daha fazla kütleye sahip olması gerekir. Güneş kadar kütleye sahip yıldızlar önce 8 kat daha şişip kırmızı dev haline gelirler. Birkaç kez şişip büzüştükten sonra hidrojenden oluşan dış katmanlarını uzaya bırakırlar. Ardışık fizyon tepkimelerinden sonra merkezi karbon ve oksijenle dolmuş ve Dünya’mız boyutlarına kadar sıkışarak küçülen sıcak merkez, bir “beyaz cüce” olarak açığa çıkar. Güneşimizin bir beyaz cüce haline gelmesi için de yaklaşık 5 milyar 500 milyon yılın geçmesi gerektiği düşünülmektedir, bilim adamlarınca.”

Bu oluşumda canlıların yaşaması hangi sürede sona erer bilinmez.

***

Kıyametin ne zaman kopacağını ancak Allah bilir. Belki 1 saniye sonra, belki milyarlarca yıl sonra!...

Diyelim ki milyarlarca yıl sonra kopacaksa, birisi, bir kişinin hakkını yediğinde gerçekte bir kişinin mi hakkını yemiş oluyor?

Bence hayır!...

Çünkü o kişinin eşinin, çocuklarının, torunlarının, torunlarının torunlarının da… hakkını yemiş olmuyor mu? Kıyamete kadar bu insanın neslinden türeyecek insan sayısını bilemeyiz. Belki de milyarlarca…

Öyleyse birisi, bir kişinin hakkını yediğinde gerçekte bir kişinin hakkını yemiş olmaz. O kişinin sulbundan gelen milyarlarca insanın hakkını yeme olasılığını da düşünmelidir.

İlginç bir çıkarım değil mi?

***

Temel, günahından dolayı öbür dünyada cehennemin “birinci” katına atılmış. “Uşiyurum” diye bağırıyormuş. Her “Uşiyurum” deyişinde bir kat daha aşağıya atılıyormuş. En aşağıdaki 7. kata inince sesi kesilmiş.

Temel’den hiç ses çıkmıyormuş. Zebaniler merak etmişler; “Temel’in sesi kesildi. Gidip bakalım” demişler. Cehennemin en kızgın kapısını açınca; “Uşiyurum, çapuk kapii oortun.” demiş.

Temel cubi duşunanla paşka!... Kul hakku yemaa tevam edebilula, Ellah’tan korkmedan, uşilaasa!...