Akdeniz Bölgesi'nde hasat edildikten sonra Kapadokya'daki kayadan oyma yer altı depolarına getirilen limon, sululuk oranı, aroma ve lezzetinin doğal yollarla artması sağlandıktan sonra piyasaya sunuluyor.

Türkiye'nin, peribacaları ve doğal kaya oluşumlarıyla kaplı vadileriyle ünlü önemli turizm merkezlerinden Kapadokya bölgesindeki yer altı depoları patatesin yanı sıra narenciye sektörüne hizmet sunuyor.

Milyonlarca yıl önce Erciyes ve Hasan dağlarının püskürttüğü lav ve küllerin meydana getirdiği yumuşak tabakanın oyulmasıyla oluşan doğal depolar, uzun yıllardır Akdeniz bölgesinde yetiştirilen limonlara ev sahipliği yapıyor.

Kasımda başlayan limon hasadında dallarından toplanan ürünler, çürüme olmadan aylarca muhafaza edildiği bu depolardan, talebe göre yurt içi ve yurt dışına sevk ediliyor.

"Depolardaki ısı her mevsim aynı seviyede kalıyor"

Bölgedeki kayadan oyma depo işletmecilerinden Mustafa Keleş, yaptığı açıklamada, doğal yapısı nedeniyle depolardaki ısının her mevsim aynı seviyede kaldığını, hiçbir enerji sarfiyatına gerek duymaksızın ürünlerin bozulmadan muhafaza edilebildiğini belirtti.

Bölge için önemli istihdam alanlarından birinin de kayadan oyma depolar olduğunu, taşıma ve paketleme alanında çok sayıda işçinin çalıştığını ifade eden Keleş, şöyle konuştu:

"Limon bölgedeki depolara 1955'li yıllardan beri geliyor. Akdeniz Bölgesi sıcak olduğundan orada depolandığında çürüme çok oluyor. Burada ise fire oranı çok düşük. Yeşil olarak sandıklara konulup gelen limonun kayadan oyma depolarda kabuğu inceliyor, aroma ve lezzet kazanıyor. Kayadan oyma bu depolarda, limonun olgunlaşması için ideal sıcaklık ve nem doğal olarak bulunuyor. Burada aylarca bekletilebiliyor. Olgunlaşması nedeniyle 'yatak limon' olarak tabir ettiğimiz ürün yurt içinin yanı sıra Avrupa, Balkan ve Orta Doğu ülkeleri ile Rusya ve Suudi Arabistan'a gidiyor. Bu yıl limonda rekolte yüksek. Bölgeye 5 milyon sandıktan fazla limon geldi."

Depolarda fire en aza iniyor

Mersin'den bölgedeki depolara limon getiren üreticilerden Mehmet Güler ise ürünlerinin en az çürümeyle muhafaza edilebilmesinin kendileri için önemli olduğunu kaydetti.

Güler, "Ürünü buraya getirmemizdeki amaç, muhafaza ömrü uzun oluyor. Kalitesi yükseliyor. Depolar doğal olduğu için hiçbir ilaç kullanmadan daha sulu ve lezzetli hale geliyor." diye konuştu.

Üreticilerden Yusuf Tuncer de hasat döneminde tüm limonun piyasaya sürülmesinin mümkün olmadığını, ülkenin yıl boyunca ihtiyacına cevap verebilmek için bölgedeki depolarda bekletilen ve kalitesi artan ürünün talep geldikçe piyasaya sunulduğunu söyledi.