Nevşehir Valiliği İl Kadın Hakları Koordinasyon Kurulu kararları doğrultusunda,  Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Kadın Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç.Dr. Leyla Kahraman, Avukat Sema Yurtbilir Yavuz ve Uzman Vaiz Uğur Kuru tarafından Nevşehir'in Kozaklı ilçesinde “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği”, “ Kadına Yönelik Şiddet ve Erken evlilikler” ile "Din ve Ailem" konu başlıklarında ilçedeki muhtarlar, imamlar, nüfus müdürü ve evlendirme memurlarına seminer verildi.

Kozaklı ilçesi Anadolu Lisesi Konferans Salonunda gerçekleşen eğitime Kozaklı Kaymakamı Ömer Faruk Duman, İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Osman Emlik ve Mehmet Ali Yılan, İlçe Müftüsü Yusuf Uzun ve Anadolu Lisesi Müdürü Orhan Yıldırım ile diğer şube müdürleri katıldı.

Programda  Avukat Sema Yurtbilir Yavuz,  Aile içi şiddet, erken evlilikler ve mevzuat konusunda şu bilgilendirmede bulundu:

“Şiddet:  Kişinin, fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar görmesiyle veya acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel hareketleri, buna yönelik tehdit ve baskıyı ya da özgürlüğün keyfî engellenmesini de içeren, toplumsal, kamusal veya özel alanda meydana gelen fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü tutum ve davranışlardır.

Şiddete uğrayan veya uğrama tehlikesi içinde bulunan kişiler veya bu duruma şahit olan kişiler, kolluk kuvvetlerine, savcılıklara, mülki amire, aile mahkemesine, Alo 183 aile, çocuk, kadın sosyal hizmet danışma hattına, muhtarlıklara, kadın sorunlarıyla ilgili sivil toplum kuruluşlarına, baroların kadın hakları merkezlerine başvurabilirler.

Şiddet vakalarıyla ilgili aile mahkemesinden, kolluk kuvvetlerinden ve mülki amirden tedbir ve önlem almaları istenebilir. Şiddet uygulayan acilen şiddet mağdurundan uzaklaştırılır. Aile konutu şiddet mağduruna tahsis edilir. Barınma imkanı olmayan şiddet mağduruna barınma imkanı sağlanır. Danışmanlık hizmeti verilir. Geçici maddi yardım ve kreş yardımı yapılır.

Şiddet eylemleri Türk Ceza Kanunu’na göre aynı zamanda suç oluşturur. Çocuk yaşta yapılan evlilikler de çocuğun cinsel istismarı suçunu oluşturan cinsel şiddettir. On beş yaş altındaki çocukların cinsel istismarı çok daha ağır yaptırıma bağlanmıştır. Çocuğun nitelikli cinsel istismarında on altı yıldan başlayan hapis cezasıyla yargılanma söz konusudur. On beş-on sekiz yaş arası çocukların cinsel istismarı ise daha düşük hapis cezası ile yargılanmayı beraberinde getiren, takibi şikayete bağlı olan “reşit olmayanla cinsel ilişki” suçunu oluşturur. Türk Medeni Kanunu’na göre erkek veya kadın 17 yaşın tamamlanmasıyla evlenebilirler. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre on sekiz yaşın altındaki her birey çocuktur" dedi.

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi NÜKÇAM Müdürü Doç.Dr. Leyla Kahraman Toplumsal Cinsiyet Eşitliği hakkında şu bilgileri verdi:

“Bugün burada bulunmamızın amacı toplumsal cinsiyet eşitsizliği yüzünden yaşanan ve insan hakları ihlali yaşatılan eşitlik kavramı hakkında yaşanan sorunlara dikkat çekmek, farkındalık yaratmak ve çözüm üretmek için katkı sağlamaktır.

Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği; kadınların erkeklere göre ikinci planda görülmesine, ayrımcılığa maruz kalmalarına ve en önemlisi de şiddete uğramalarına neden olmaktadır. Kadınlar ve erkekler dünyaya aynı gelmesine rağmen aynı biçimde yaşamamaktadırlar. Buna neden olan toplumsal cinsiyet eşitsizliğidir. Toplumsal cinsiyet; kadın ve erkeklerin doğuştan değil sosyal ortamlarında, kültürün içinde öğrendikleri kadın ve erkek olmaya dair özellikleridir. Kadın ve erkek olmak aileden başlayarak toplum içinde öğrenilir. Ailede, okulda, sokakta, iş yaşamında, medyada, vb. kurumlarda öğrenilir. Kadınlık ve erkeklik kalıpları bizi basitçe birbirimizden farklılaştırmakla kalmaz, aynı zamanda toplumsal kaynaklara erişimimizi de büyük ölçüde etkiler" dedi.

Nevşehir İl Müftülüğü'nden Uzman Vaiz Uğur Kuru ise;

"Aile, fedakârlığı, vefayı, ahlâkı ve inancı öğreten en uzun soluklu eğitim yuvasıdır.  Kültürünü, geleneğini ve değerlerini ailesinden miras alır insan. Sorumluluğu, adaleti ve nuru ailesinde görür. Duyguları öğrenir, ilk alışkanlıklarını kazanır, ilk çarelerini dener. Velhasıl aile, insanın hayat kaynağıdır. Aileyle “huzur” iklimine kavuşan canlar ve kadın ile erkek arasında Allah tarafından örülen bağlar Kur’an’da şöyle anlatılır: “Allah’ın varlığının belgelerinden biri de, kendileriyle huzur bulasınız diye sizin için kendi cinsinizden eşler yaratıp, aranızda sevgi ve merhamet var etmesidir. Bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır.” (Rûm, 30/21). Sevgi ve merhametin herşeyden önde geldiğini vurgulayan Kuru sözlerini: Affedici olun, Öfkenizi yutun, Ayıpları örtün, Hata ettiğinizde özür dileyin" diyerek tamamladı.