MEDLER İLE LİDYALILAR FİRİZ’DE - 3

Ali İhsan TOSUN

Araştırmacı gazeteci yazar

www.edebalice.blogspot.com.tr

Dünyanın en ilginç olayından birisi MÖ 585 yılında Sarıhıdır’da yaşanmıştır, Medler ile İlyadalılar’ın savaşı. Güneşgede iki milletin “Güneş tutulması ile savaşa son verdikleri ilginç bir olay!... Bu ilginç olay “Ürgüplüler Turizm Tanıtma Kültür ve Dayanışma Derneği Yayın Organı ÜRGÜP” dergisinin 60. Sayısında yayınlanmıştır.

FİRİZ TÜNELİNİN COĞRAFİ ÖZELLİĞİ

Friz Tüneli yaklaşık 8 ile 10 m genişliğe sahip 200 – 300 m uzunluğunda volkanik tüf kayaya kazılı bir tüneldir. İnsan eliyle yapılmış dünyanın ilk yapay tüneli olduğu düşünülmektedir. Bundan önce yapay tünel olan bir yapıdan hiç söz edilmemiştir.

Giriş; nehir kumuyla kaplıdır. Bu da bize nehrin taştığında tünele kadar girdiğini göstermektedir. Örneğin; 1980 yılında coştuğunda Firiz Tüneli’ne girdiğine şahidiz. O yıl köyün ortasındaki taş köprünün üzerinden aşmış, köprüyü ayaklarından itibaren yıkmıştı.

O yıllarda Kızılırmak, eriyen kar ve yağan yağmurla nisan-mayıs aylarında mutlaka taşar, bahçeleri basardı. Şimdi ise Kızılırmak üzerine yapılan Yamula ve Bayramhacı barajlarıyla bu taşkınlık önlenmiştir.

@ @ @

Kapı ağzında nehir dolgusunun derinliği bilinmemektedir. Dolgudan yukarıda yaklaşık 70 cm kadar bir yükseklik kalmıştır.

Eric Gilli’[1]nin 1984 yılında yaptığı derivasyon çalışmasında ırmak kumuyla dolmasına rağmen, yüksekliğin 2 m olduğundan bahsedilmektedir. İç kısımlardaki yükseklik 4 m olduğuna göre ağız kısmının ne kadar dolduğu ortaya çıkar.

Kızılırmak Nehri’nin yatağı; tünelin hemen yukarısındaki ‘elektrik santrali’ için yeterli akıntının oluşturması amacıyla birkaç mdüşürülmüştür. Belki ırmak tarafından ağız kısmının doldurulması güçleşmiştir ama çöküntü ve yüksekte kalan yoldan akan cüruf ile burası kapanabilir.

Tünelin girişi çökmek üzeredir. Üstte parçalanmış cağşak kayalar bunmaktadır. Yer yer çökmüş, yığınlarla kaplı iki göçük bulunmaktadır. Bunu yaklaşık 20 yıl önce görmüştük.

İçeri girmek oldukça zorlaşmıştır. Bu da bize göstermektedir ki yakın gelecekte göçüklerle ve tabanının dolması nedeniyle ‘Firiz Tüneli’nden bahsetmek mümkün olmayacaktır!...

İç kısımlara ilerledikçe tahrip olmamış geniş alana ulaşılır. Burada hala kazı izlerini ve gaz lambası islerini görmek mümkündür. Bu alanda yükseklik takriben 3-4 m’dir.

Firiz'deki kayadan oyulmuş mekânlar kuzey- güney doğrultusundadır. Zemin ve birinci kattaki mekânlar küçüktür. Bu mekânlarda ''cufalık'' denilen dokuma tezgâhlarına ait izler ve hayvan bağlamak için ''bağcık'' denilen halkalar görülür. Burası yaklaşık 10 m. kadar uzunlukta ve 5 m. kadar genişliktedir. Bunun kuzeyinde aynı kapıdan girilen büyük bir oda mevcuttur.

İlk mekânların bulunduğu yerde ikinci katta muhtelif amaçlı odalar bulunmaktadır.

Firiz'in güneydoğusunda mezarlık mevcuttur. Kaya yüzeyindeki göçüklerle bu yapıların ön kısımları açılmıştır. Bu ise yapıların orijinalliklerinin yok olmasına sebep olmuştur.

Bu yapıların Firiz Tüneli’ni koruyan askerlere ait olduğu düşünülmektedir.


[1] Bkn: Eric Gilli, Paris Üniversitesi Coğrafya Bölümü, Kızılırmak Nehri’nin Derivasyonu, Geçmişten Geleceğe NEVŞEHİR Kültür ve Tarih araştırmaları Dergisi sayı19-20-21-22 sayfa 10-18