Nevşehir’de, keçi yününden elde ettiği ipleri araziden topladığı bitkilerle kaynatarak renklendiren Nezaket Gül, geleneksel tezgahta dokuma yaparak rengarenk kilimler ortaya çıkarıyor.

Sofular köyünde yaşayan ve çocukluğundan beri aynı yöntemle kilim dokuyan 62 yaşındaki Gül, unutulmaya yüz tutmuş geleneği sürdürüyor. Gül, yaz ve sonbaharda ceviz kabuğunun yanı sıra araziden topladığı ebegümeci, üzerlik ve çeşitli bitkilerin yaprak ve saplarını kurutuyor.

Kirmen yardımıyla keçi yününü ipe dönüştüren Gül, ipleri bağ çubuğu ateşinin üzerinde kaynayan kazana atıp, istediği rengi alabilmek için kuruttuğu bitkilerden uygun olanlarla kaynatıyor.

Renk oturuncaya kadar devam eden kaynatma işleminin ardından suyla yıkanan ipleri asarak kurutan Gül, kilime vereceği desene göre iplerini ayırıp tezgah başına geçiyor.

El emeği göz nuruyla geleneksel kilim tezgahında günlerce uğraş veren Gül, ilmik ilmik dokuyarak ortaya çıkardığı ürünleri evinde kullanıyor, yakınlarına hediye ediyor.

Gül, köylerinde geçmişte her evde halı veya kilim tezgahı bulunduğunu ancak teknolojinin gelişmesiyle fabrikasyon ürünlere yönelme olduğunu söyledi.

İPLER RENKLENDİRME İÇİN KAZANDA 5 SAAT KAYNATILIYOR

Evinin bir köşesinde bulunan tezgahta kilim dokumanın keyifli olduğunu ve geleneksel yöntemleri kullanarak yıl içinde az sayıda da olsa üretmeye ve geleneği yaşatmaya devam ettiğini anlatan Gül, şunları kaydetti:

"Araziden çeşitli kabuk ve bitki topluyoruz. İpi hazırlayınca kazanda yaklaşık 5 saat kaynatıyoruz. Renklerin tutması için kaynayan kazana tuz atıyoruz. Kuruduktan sonra da ipleri yumak halinde sarıp tezgahta kilim dokuyoruz. Çevre illerden kök boya kullandığımızı duyanlar arayıp yaptığım iplerden istiyor ama zahmetli olduğu için vermiyoruz. Oğlum, 'annem zaten zor şartlarda yorularak yapıyor' diyerek vermiyor. Evimize gelen misafirler de dokuma yapmayı görüyorlar. Nasıl yapıldığını bildikten sonra aslında zorluğu yok ama şimdiki gençler böyle uğraşmaz."