Urgenç; “Yazıyor, yazıyor, yazıyor Mustafa Kemal Paşa´nın Samsuna çıktığını yazıyor. Bir milletin yok olduğunun düşünüldüğü günlerde payitaht İstanbul´un düşman çizmesi altında ezildiği yıllarda İstanbul sokaklarında gazete satan bir çocuğun haykırışı aslında basının değil Türk Milletinin haykırışıydı. Basın halkın haykırışıdır. Basın Özgürlüğün sesidir. Ülkemizde basın dünden bugüne hep milletin vicdanı ve sesi olmuştur. Mustafa Kemal Kurtuluş savaşı yıllarında Hâkimiyeti Milliye ve İradeyi Milliye adlı iki gazete ile milli mücadelenin geniş kitlelere ulaşmasını milli birlik ve beraberliğin oluşmasını sağlamıştır. Cumhuriyetin alt yapısının oluşmasını sağlamıştır.  Büyük Türkiye’yi ancak özgür basının sesiyle inşa edebiliriz.

Toplumsal birliğin sağlanmasında, ahlaki kuralların yerleşmesinde, adalet, hak, hukuk ilkeleri hususlarında halkın sesi olan gazeteciler ülkede demokratik kuralların yerleşmesinde ve uygulanmasında da halkın vicdanının sesidir. Bu kadar önemli bir misyonu yerine getiren gazeteciler gece gündüz demeden işlerini yapmaktadırlar. Halkı bilinçlendiren kalemler özgürlüğü yazdığı sürece milletlerin refah düzeyleri yükselmeye devam edecektir. Dünyanın her yerinde kaçırılan, vurulan, öldürülen ekonomik baskılara maruz kalan kalemler zor şarlar altında görevlerini ifa etmektedirler. Zor şartlara rağmen onuruyla mesleğini icra etmeye çalışan gazetecileri fedakâr çalışmalarından ve sesimiz oldukları için teşekkür ediyor.  10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutluyor. Tüm yerel görsel, yazılı, sesli ve internet gazetecilerimizi en kalbi duygularımla saygıyla selamlıyor ve tebrik ediyorum” dedi.