Seçim çalışmalarını bütün hızıyla sürdüren MHP Nevşehir Belediye Başkan adayı Prof. Dr. Filiz Kılıç ekmek imalatı yapan fırınları dolaşırken şu açıklamayı yaptı: “Anadolu’da insanlara “nasılsın, ne yapıyorsun” diye sorduğumuzda “ne yapalım ekmek davası” derler. Bu söz “geçinmek için, helal yoldan çoluğumuzun çocuğumuzun rızkını temin etmek için çalışıp, çabalıyoruz” demektir. Bu aynı zamanda “malda, mülkte gözüm yok, ailemin rızkını çıkarayım, yeter” anlamına gelen bir kanaatkârlığın da ifadesidir.

Ekmek, Türk insanı için sadece sofrada yenen katık olmaktan çok daha farklı ve derin anlamlar ifade eder. Ekmek kutsaldır, Allah’ın nimetidir, berekettir, baş tacıdır. Ekmeksiz sofra olmaz, karın doymaz, yere atılmaz, çiğnenmez. Yere düşen ekmek öpüp başa konarak Besmeleyle alınır. Anadolu insanının gönlü o kadar toktur ki “yeter ki huzurum olsun, bir baş kuru soğana, bir dilim kuru ekmeğe bile razıyım” der. Hâsılı ekmek geçim mücadelesinin simgesi, geçen ömrün özetidir.

Seçim çalışmalarım sırasında Nevşehir’de pek çok hemşerimizin sadece ekmeğinin peşinde, ekmek davasında olduğunu gördüm. Hatırlarını sorduğumuzda “ekmeğimizin peşindeyiz, ekmek davasındayız” gibi cevaplar verdiler. Gelirin az, giderin çok olduğu bu devirde geçimi sürdürmek, muhannete muhtaç olmamak için insanlar kadını, erkeği çabalayıp duruyor. Belli bir geliri, işi olmayan pek çok vatandaşımız ne yapacağını bilmiyor. Uçan kuştan medet umuyor, bizlerden yardım talep ediyorlar.

Eskiden bir ekmeği olan kişi bunda kendisinin, ailesinin ve yiyecek ekmeği olmayan fakirlerin hakkı olduğunu bilirmiş. Elindeki ekmeği üçe bölmekten çekinmezmiş. Bu sebeple de sofrasından ekmeği eksilmez, bereketli olurmuş.

Nevşehirli hemşerilerimizin ekmekleri peşinde yaptıkları mücadeleyi görmezden gelemeyiz. Bu şehri yönetmeye talip olan bizlerin hangi ailenin tenceresinde ne kaynadığını bilmesi gerekir. Bizim amacımız ailelerin tencerelerinde dert değil, aş kaynamasını, her eve ekmek girmesini sağlamaktır. Biz israfı, lüksü, şatafatı ve yolsuzlukları önleyerek halkın sofrasındaki ekmeği daha da büyüterek, herkesin karnını doyuracak projeler yapmak zorundayız. Kaynaklarımızı belediye hizmetleri dışında kullanmayacağız. Milletimiz, devletimiz zengindir, cömerttir. Bu zenginlik hepimize yeter. Yeter ki bu kaynakları doğru kullanalım.”