Bu evlerde farklı eğitim ve gelir seviyesindeki hemşerileri ile oturup konuştu; sıkıntılarını, isteklerini dinledi.

Kılıç, bu konuda şunları söyledi: “Gelir seviyesi orta ve ortanın üzerindeki ailelerde ekonomik sıkıntılardan çok sosyal ve alevi problemler ön planda. Ancak eğitim seviyesi ve buna paralel olarak gelir seviyesi düşük ailelerde özellikle işsizlikten kaynaklanan çok büyük problemler var. Kocasının ya da çocuğunun daha önce asgari ücretle çalıştığını, şimdi işsiz olduğunu, evlerine beş kuruş girmediğini, ancak zorunlu olarak ödemeleri gereken elektrik, telefon, su gibi ödemeleri bile yapamadıklarını ifade etmektedirler.

 Ziyaret ettiğim bu tür ailelerde benden ilk talep edilen eşine/çocuğuna bir iş bulmam yönünde. Ancak şu an için böyle bir imkânım olmadığını, seçimleri kazanınca iş imkânı yaratmak için projelerim olduğunu ifade ediyorum. Kadınlar  “oğlum asker, kızım okuyor, kocam cezaevinde onlara para yollayamıyorum, ne yapacağımı şaşırdım” demektedirler. Bazıları parasızlıktan tedavisini yarım bıraktığını, borçlarını ödeyemediği için eşyalarına haciz geldiğini söylüyor. Ailenin ekonomik sıkıntıları evde en çok kadını etkiliyor. Türk aile yapısında evi çekip çeviren, akşam sofraya bir kap yemeği koyan kadındır. Çocuğuna ve ailesine kol kanat geren kadındır. Omuzunda bu kadar ağır yükümlülük olan anne çaresiz kalmakta, hasta olmaktadır.

Bu durum erkek için de kolay bir şey değil. Evine birkaç kuruş götüremeyen, çalışacak işi olmayan bir baba ne yapsın? Çaresizliğini kime anlatsın? Sıkıntılar evin huzurunu ve düzenini bozmakta aileyi temelinden sarsmaktadır.

Özellikle ekonomik sıkıntı çeken gençlerin çözümü boşanmada aradıklarını görüyoruz. Ne yazık ki Nevşehir en çok boşanmanın olduğu illerdendir. Sosyal devlet olarak insanlarımıza iş ve aş vermek zorundayız. Bu sıkıntıları görmezden gelerek sırtımızı dönemeyiz. “Komşusu aç yatarken biz tok yatamayız” diyen Hz. Ömer’in adaletini şehrimizde uygulamalıyız.

Kimsenin şüphesi olmasın ki benim belediye başkanlığı dönemim Nevşehir’imizde ekonomik ve sosyal yönden bir onarım, restorasyon dönemi olacaktır.”