Türkiye’nin çok büyük bir badire atlattığını kaydeden Koç, mesajında şu ifadelere yer verdi:

“Ülkemiz coğrafi konumu ve stratejik alanda olması hasebi ile oyunların daim oynandığı bir alandadır. Bu nedenledir uluslararası güçler ve yerel güç talepçileri her zamanki gibi boş durmamakta ve boş durmayacaktır da. Lakin şunu belirtmek lazım ki kendisine Müslüman diyen, kendisine Türk diyen bir zihniyetin yapmış olduğu bu girişim bizlere çok şey öğretmiştir. Görünmeyenleri göstermiş, olanlara mana katmamıza sebep vermiştir. Şöyle ki geçtiğimiz ve yaşadığımız geçmiş 30 yılda olamaması gerektiğini söylediğimiz ve anladığımız birçok şeyin olmasının ülkenin gelişimine içerden sekte vurmak isteyen kişiler tarafından yapıldığını anlamış olduk. Öyle ki bu kişiler suç örgütlerinin kullandığı yöntemler ve eylemler ile millete ve devlete darbe vurmak için uluslararası piyonların oyuncağı olmuşlardır.

Kendine Müslüman diyen sözde ibadette yarışan lakin ülkeyi ve devleti satmakta her hangi bir behis görmeyen bu tür gruplar kendi menfaatleri için toplumsal menfaati görmemezlikten gelmiş ben duygusu ile hareket eden kişi , grup ve cemaatlerdir. Bir grup aidiyeti olan en üst çıta Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını hiçe sayan bu kişi veya kişiler sadece örneğin A veya B cemaatine üyeliğinin veya A veya B derneğine üyeliğinin 80 milyonun cebinde taşıdığı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlık kimlik kartından daha üstün olduğuna biat etmektedirler.. Biatlarında ki amaçları makam mevki, para pul, değer görme egosu gibi nedenler ile açıklayabiliriz. Lakin bu kişiler deki zafiyeti kullanan düşman kişiler bunlara verdikleri değer emin olun ki bir domuz süründe ki tek bir domuza verilen değer kadar bile değildir.

Lakin bunun karşısında belki bir çoğumuzun idarede istediklerinde gösterdiğiniz Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartının size verdiği değer o domuzların size verdiğinden kat kat fazladır. Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartı ve aidiyeti değer olarak size ;ailenizin , eşinizin ,çocuğunuz verdiğinden kat kat fazlasını verir .Ne verir diyenlere gelsin örneğim, size yaşanacak bir toprak , vatan verir, size sizi koruyacak polis verir, sizin aç kaldığınızda sosyal yardımlaşmadan para verir, sizin arınızı namusunu korur, sizin dininizi  korur, sizi suç ve suç örgütlerinden korur, sizin mal güvenliğiniz korur, sizin çocuğunuza eğitim verir, sağlığınızı korur daha saymadığım o kadar çok şey verir ki bu verdiklerini sizin cemaat dediğiniz , dernek dediğiniz veya bir başka şey dediğiniz veremez vermemiştir!!! Bu nedenle 80 milyonun ortak tek şeyi olan Türkiye Cumhuriyeti kimliğinin ve vatandaşlığının bize yüklediği ve yapmamızı talep ettiği vatandaşlık hukuku dışına çıkan her türlü eylem ve fiilden vaz geçmemiz gerekmektedir.

Koyun gibi biat talebinde bulunan o yapılar sizi gün gelir mazbaada koyun gibi satar ama hiç bir zaman devlet sizi satmaz. Bu nedenle biat ettiğiniz yer Allah ise ve onun emri kuran ise, sizin de cebinizde Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartı var ise biatınız öncelikle devlettir. Devletin aleyhine , vatandaşın zararına yapılan her türlü eylem vatandaşlık hukukunu bozar ve sizi ülkemize karşı terörist eder ve cezalandırılırsınız. İster devletin bir kademesinde olun ister bir vatandaş ,devletin ve milletin aleyhine bir iş yaparsanız karşılığı budur. Bu nedenle sizi koyun gibi idare etmek isteyen size uhrevi ve dünyevi menfaatlar ile kimlik kartınıza ihanet etmeniz talebinde bulunan her türlü yapıdan uzak durmak gerekirse ilgili devlet güçlerine ihbarda bulunmak sizi , bizi, ailenizi korur. Değerli hemşehrilerim ve değerli ortak kimlik kartım olan halkım , ben diyorsam ben sizleyim , sizde diyin ben halkımlayım . Ben , siz, hepimiz bunu dersek ; gelsin yedi düvel , gelsin tüm şerler. Şeride def ederiz yedi düvelide biz yönetiriz.. Ne mutlu Türküm diyen, ne mutlu Türk vatandaşlarına.”