Şentop, TBMM'nin kuruluşunun 100. yıl dönümü etkinlikleri kapsamında Meclis Özel Kütahya Koleksiyonu Çini Sergisi'nde, UNESCO Yaşayan İnsan Hazinesi Çini Sanatçısı Sıtkı Olçar'ı vefatının 10. yılında 10 eseriyle rahmetle andıklarını belirtti.

Meclis'in, siyasi faaliyetlerin yanı sıra sosyal, kültürel ve sanatsal faaliyetler bakımından da milletin her yönüyle temsil edildiği yer olduğunu dile getiren Şentop, şöyle devam etti: "Geleneksel Türk çini sanatı, en değerli kültürel miraslarımızdan biri. Çini sanatı, son bin yıllık görkemli medeniyetimizin sahip olduğu estetik zevkimizi ve güzelliğe bakışımızı yansıtır. Milli ve manevi değerlerimizi renk renk, desen desen, nakış nakış işlediğimiz geleneksel Türk çini sanatını korumak, geliştirmek ve yaşatmak bizler için önemli bir mesuliyettir. 2008 yılında UNESCO Yaşayan İnsan Hazinesi Ödülü'nü alan, 'Çininin Picasso'su' ve 'Çini Dervişi' olarak anılan Sıtkı Olçar'ın sevgili kızı Nida Olçar Hanımefendi'nin, babası ve aynı zamanda ustasının izinden giderek Türk çini sanatını, daha yukarıya taşıması memleketimiz adına çok önemli bir kazanımdır. Yurt dışında ve yurt içinde açtığı sergilerle Kütahya ve Türkiye'yi büyük bir başarıyla temsil eden Nida Olçar'ın şahsında, geleneğimizi ve kültürümüzü çağdaş formlarla gelecek nesillere aktaran tüm sanatçılarımızla gurur duyuyoruz. Bugün açılışını yaptığımız sergiyle hem çini sanatının nadide eserlerinin Meclisimizde sergilenmesini sağlayacak hem de geleneksel çini sanatımızın, ünü ülkemizin sınırlarını aşmış hünerli eli merhum Sıtkı Usta'yı hayırla yad etme imkanı bulacağız."

"ESTETİK ESER KARŞISINDA HİSSETTİKLERİMİZ, BİZİM KİM OLDUĞUMUZLA BAĞLANTILIDIR"

Sanatın, duygu ve düşünceleri estetik bir şekilde ifade etme çabası olduğunu dile getiren Şentop, "Toprağı işlemek, eşyayı biçimlendirmek, sese ahenk kazandırmak, sözü anlamlı bir şekilde ifade etmek sanattır. Fırça darbeleriyle tuvale şekil çizmek, küçücük bir tespih tanesine motifler işlemek, iğne iplikle desen oluşturmak, toprağa biçim vererek eser ortaya çıkarmak sanatçının işidir." dedi.

Şentop, sanatçının ortaya koyduğu eserle algıyı olguya dönüştürdüğünü, objeye estetik bir anlam kazandırdığını vurgulayarak "Bu anlam yüklü sanat eseri, hepimizin içinde pek çok farklı duygu uyandırır. Bu duygular tamamen kendi geçmişimize ve hislerimize bağlıdır. Aslında bir estetik eser karşısında hissettiklerimiz, bizim kim olduğumuzla, hayat hikayemizle bağlantılıdır." diye konuştu.

Şentop, "Beş yaşından itibaren Sıtkı Usta'nın rahle-i tedrisinde yetişen, eski geleneği çağdaş bir bakış açısıyla yorumlayan, eski hammaddelerle sanatını icra eden; kaz kanadı fırça ve toprak boyadan vazgeçemeyen, adeta pergelin sabit ayağı gibi bin asır önceki geleneğe bağlı olarak çalışan çini sanatçımız Sayın Nida Olçar Hanımefendi'nin, babası Sıtkı Usta'dan emanet aldığı bu meşaleyi elden ele devrederek Türk çini sanatını yaşatacağına yürekten inanıyorum." dedi.

Şentop, Nida Olçar'ın bin yıllık çini geleneğini günün estetik zevkleri içinde tekrar yorumladığı sefertasları, keşkülü fukaralar ve şifa kaplarının yenilerini üretip, öğrenciler yetiştireceğini vurgulayarak "Ayrıca dünyaca ünlü Kapadokya'mızın kırmızı topraktan yapılan çömleklerini çini sanatımızla meczeden, iki güzellikten yeni bir üçüncü güzellik ortaya çıkaran, daima yeniyi arayan ve bizlere sunan değerli sanatçımızın başarılarının daim olmasını diliyorum." diye konuştu.

Meclis Özel Kütahya Koleksiyonu Sıtkı Nida Olçar Sergisi'nin açılışına, Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, Nevşehir Valisi İnci Sezer Becel, AK Parti Nevşehir Milletvekili Mustafa Açıkgöz ve davetliler katıldı.

Programda, Çini Sanatçısı Nida Olçar, Meclis Başkanı Şentop'a, günün anısına çini akustik gramofon hediye etti.