Urgenç, yazılı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Büyük Türkçü Yusuf Akçura, Türkçülüğü; “Bütün Türklük" ülküsüne hizmet etmiş olan Türk dünyasının ilim ve fikir adamlarına ait bir panoramadır. Şeklinde açıklar. Kimdir bu Panografik resmi oluşturan ilmi Türkçüler; Mehmet Emin Yurdakul, İsmail Gaspıralı, Ahmet Vefik Paşa, Ahmet Ağaoğlu, Necip Asım Bey, Hamdullah Suphi Bey, Ziya Gökalp, Nihal Atsız, Erol Güngör, Hüseyin Namık Orkun, Reha Oğuz Türkkan, Nihat Sami Banarlı, Alparslan Türkeş başta gelenlerdir. Siyasi ve Askeri alanda uygulayıcıları ise “Ey Oğuz beyleri, Türk milleti! İşitin! Üstte gök çökmedikçe altta yağız yer delinmedikçe senin ilini töreni kim bozabilir?” Sözüyle Orhun Abidelerinde Kültigin ve Bilge Kağan bu fikriyatın gurur abidesi olarak kuşkusuz ilk ateşini yakanlardır. Ne Mutlu Türk’üm Diyene! sözüyle Türk Milletine 21.yy’da ışık olan Mustafa Kemal Atatürk en büyük Türkçü’dür. Hem askeri ve siyasi alanda hem de ilmi alanda unutulmuş Türklüğün bilincini ve kültür hazinelerini tekrar canlandırdı. Enver Paşa Türkçüdür. Kurtuluş savaşını kazandıran Milli İktisat ve Milli uyanışın temelini oluşturanlar, Kuvvacılar Türkçüdür. Dönemin panoramasını bize aktaran Ömer Seyfettin, Namık Kemal Türkçüdür. Yusuf Akçura Türkçülük fikrini sistemleştiren Münevverdir. Bu noktada Jöntürkler, İttihatçılar Türkçüdür. ”Ben Bir Türküm dinim, cinsim uludur.” Sözüyle Türk Milletine bayrak olan Mehmet Emin Yurdakul, Şemseddin Sami ile düşünce hayatımızda milli uyanışa vesile oldular. Türk Ocakları Türkçülüğün güçlenmesini ve sistemleşmesini sağladı. Dünyanın millileşmeye döndüğü süreçte bizde garip işler olmaya başladı. Türkçülüğün en önemli merhalelerinden biride 3 Mayıs 1944’te yaşandı. H. Nihal Atsız yazdığı iki mektupla devlet içindeki bürokrasideki bozulmaları eleştirdi.

1944’te adeta devleti kuran iradeye savaş açıldı. Hükümet kendisine yapılan eleştirileri baskıcı dikta anlayışıyla kapatmaya çalıştı. Orkun’un yayın hayatına son verildi. Atatürk’ün resimleri ve bozkurt simgesi Türk parasından ve devlet dairelerinden silindi. Dönemin Türk Milliyetçileri aydınları, mütefekkirleri materyalist kadrolaşmaya tepki koymuşlardı. Nihal Atsız, Alparslan Türkeş Türk Milliyetçiliği aydınlanmasının yeni öncüleri oldular. Aslında karşı çıktıkları totaliter Tek parti, Tek şef anlayışına karşı demokratik bir tavırdı. Atsız ile Sabahattin Ali arasındaki düzmece davası 3 Mayıs 1944’te görüldü. Bu olaya tepki gösteren 165 üniversite öğrencisi Türkçü gözaltına alındı. Hükümet Atsız ve arkadaşlarını Irkçılıkla, Turancılıkla suçlayıp Hükümeti devirmekle itham etti. Atsız ve arkadaşları tutuklandı. İnönü’nün 19 Mayıs 1944’te Gençlik ve Spor Bayramında Milli şef sıfatıyla yaptığı konuşmada bayramı kutlamak yerine Türk Milliyetçilerini Turancılar/Irkçılar diye suçladı. Bunu talimat kabul eden dönemin savcıları Türk Milliyetçilerini tutuklamaya başladılar.

Kimdi Türkçü aydınlar; Alparslan Türkeş, Atsız, Reha Oğuz Türkkan, Zeki Velidi Togan, Nejdet Sancar, Fethi Tevetoğlu, Namık Orkun, Osman Yüksel Serdengeçti, vb. Türkçü Milliyetçi aydınlar Tabutlukta işkencelere tabi tutuldular. İdamla yargılandılar. Birçoğu yıllarca hapis yattı.

3 Mayıs 1944’te öğrencilerin milli gönül seferberliği şeklinde başlattıkları Atsız ve arkadaşlarına destek miting ve açıklamaları bu fitilin Kürşat’tan beri yandığının göstergesiydi. Türkçülüğün sadece Türk aydınının değil Türk Milletinin içsel sesinin dışa yansımasıydı. 3 Mayıs Türkçülerin Günüdür. Türkçülük; Türk Milliyetçiliği Ülkü’sünün vücut bulmuş halidir. Türkçülük/Milliyetçilik günü kutlu olsun. Türk Milleti devleti ebed varlığını sürdürmeye devam edecektir. Emperyalizme, kapitalizme, faşizme, komünizme karşı yapılan mücadelede, 12 Eylül’de, 90’larda Asala’yla, PKK’yla yapılan mücadele, Çözüm süreci Habur’a gösterilen tepki, devleti ele geçirmeye çalışan FETÖ ve benzeri cemaat, yapılanmalarına verilen tepkinin ve yapılan mücadelenin esasında da Türk Milletinin Milliyetçilik duygusunun yansıması vardır.

Türkçülük ateşi Anadolu’nun bozkırında Hırka Dağı’nın eteklerinde Yesevi inancıyla yanan Türklük Ocağı kıvılcımlarından binlerce gönlü tutuşturarak yanmaya devam edecektir. Vey Irmağında sulanan atlar, Tanrı dağlarında özgürce dolaşacaktır. Biz gönülleri Türk bilinci ile gelecek kuşaklara taşımaya devam edeceğiz. Şu ana gerçek unutulmamalıdır; Türk milliyetçiliği tüm Türk devletlerinin kuruluş felsefesidir.  3 Mayıs Türkçülük/Milliyetçilik gününüz kutlu olsun.”