BÖLGENİN KÜLTÜREL MİRASINI MÜZEMİZDE YAŞATIYORUZ

NEVÜ Rektörü Prof. Dr. Semih Aktekin, UNESCO tarafından 2003 yılında kabul edilen ‘İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası’ sözleşmesi kapsamında Avanos ilçesindeki tarihi Hacı Nuri Bey Konağı'nda kurulan NEVÜ Kapadokya Yaşayan Miras Müzesi’nde Karagöz sanatı, âşıklık geleneği, meddahlık geleneği, sema, semah, masal icrası, ebru yapımı, ıhlamur baskı sanatını yaşatarak ve gelecek nesillere aktardıklarını söyledi.

Rektör Aktekin, geleneksel bilgi ve tecrübenin yanı sıra bölgenin somut olmayan kültürel miras unsurlarından bölgenin dokuma, halk hekimliği, mutfak kültürü, nahıl geleneği, doğum, düğün, ölüm adetleri ve çocuk oyunları gibi kültürel mirasları da yaşattıklarını sözlerine ekledi. 

AKTEKİN: YEREL SANATÇIMIZ ESERLERİNİ MÜZEMİZE BAĞIŞLADI

Aktekin,  yıllardır Kapadokya ve çeşitli bölgelere ait görselleri atölyesindeki ahşaplara işleyerek nadide sanat eserlerini ortaya çıkaran yerel sanatçı Mustafa Öncül’ün de eserlerini NEVÜ Kapadokya Yaşayan Miras Müzesi’ne bağışladığını söyledi.  

Aktekin, “Kapadokya ve çeşitli bölgelere ait görselleri atölyesindeki ahşaplara işleyerek nadide sanat eserlerini ortaya çıkaran yerel sanatçımız Mustafa Öncül, nadide eserlerinden ahşap yakma Uçhisar Kalesi, peribacaları, yörede geleneksel yaşama dair görselleri işlediği tabloları, ağaç oyma koltuk ve sehpa takımlarını üniversitemizin Kapadokya Yaşayan Miras Müzesi’ne bağışladı.  Nakkaş Ahşap Sanat Evi’ni de kuran,  ahşap yakma ve süsleme alanında birçok esere imza atan Öncül, 2022 yılında da üniversitemiz Kapadokya Araştırma ve Uygulama Merkezi (NEVKAM) öncülüğünde gerçekleştirilen ‘Kapadokya Kültürel Miras Festivali’nde ahşap yakma geleneğini icra ederek birçok kişiye tanıtmıştı” dedi.

Aktekin, şöyle konuştu: “Dünyada müzecilik anlayışı her geçen gün değişmekte ve müzeler bulunduğu bölgenin kültürel mirasını derleme, sergileme, depolama işlerinin yanı sıra eğitim, araştırma ve yaşatma işlevlerini de üstlenmekte. Bu amaçla kurulan üniversitemiz Kapadokya Yaşayan Miras Müzesi, bölgenin somut olmayan kültürel mirasını bir yandan müze rehberleri aracılığıyla yaşatıp aktarırken diğer yandan da el sanatı geleneğini devam ettiren ustaların desteklenmesi ve sanatlarını daha iyi şartlarda icra edebilmeleri için çeşitli faaliyetler yürütmekte. Bu bağlamda kurulduğu günden beri bağışladıkları eserlerle müzemiz envanterinin zenginleşmesine katkı sağlayan yöre halkına,  atölyesindeki tüm eserlerini müzemize bağışlayan Sayın Mustafa Öncül’e, müzemizin kuruluşundan bugüne büyük emeği bulunan Müze Müdürümüz Prof. Dr. Adem Öger ve müze ekibine bir kez daha teşekkür ediyorum”