Söz konusu yörede ortaya çıkarılan yer altı kenti ile birlikte bu eski kilisenin Nevşehir turizmine önemli katkı sağlamasını beklediklerini ifade eden Nevşehir Belediye Başkanı Hasan Ünver, Kale ve civarında tescilli bulunan 44 bina içerisindeki eski Meryem Ana Kilisesinin yöreye ayrı bir turizm değeri katacağına inandıklarını sözlerine ekledi. Başkan Ünver, ?Fener Rum Patriği Bartholomeos?un ilimizi ziyaretinde gündeme gelmişti Meryem Ana Kilisesinin restoresi. Daha önce Nevşehir belediyesi olarak eski kilesinin iç kısmı temizlenmiş ama herhangi bir restorasyon çalışması yapılmamıştı. Kalenin etrafından korunan ve tescilli 44 bina var. Bu binaların içerisine Meryem Ana Kilisesi olarak bilinen bir dönem Cezaevi olarak ta kullanılan bu yerde var. İnşallah kale ve etrafındaki dönüşüm çalışmaları tamamlanıp, bu yöredeki evlerin ve korunan binaların restorasyon çalışmaları başlayacak. Yer altı şehri çalışmalarımızda bu yöreye ayrı bir turizm değeri katacak. Meryem Ana Kilisesini bir kültür merkezi gibi değerlendirmeyi planlıyoruz. Bu sayede bu tarihi binayı da yeniden turizme kazandırmış olacağız? dedi. Nevşehir Kalesi?nin güneyinde, şehre hakim bir konumda yer alan ve halkın Hapishane Kilisesi olarak adlandırdığı Meryem Ana Kilisesi, yarısı kayıp olan kitabesine göre 1894 tarihinde ibadete açılmış. Sultan Abdülmecit döneminde inşa edilen kilisesinin kitabesine göre Nazianzlı Leontizu Gregor Kalfa adında bir mimar tarafından inşa edilmiş. Mübadeleden sonra terk edilen yapı bir süre hapishane olarak kullanılmış. Bu kullanım için yapının içine betonarme bir ara kat, hücreler, tuvaletler ve bir mescit eklenmiştir. Kapadokya bölgesinde tespit edebildiğimiz en büyük boyutlu yapılardan biri. Bazilikal planda ele alınan kilise dört katlı olup sekizgen planlı bir kulesi var. Nevşehir taşından inşa edilen Meryem Ana kilisesi, altta üç, üstte beş neftli. Apsis sayıları açısından kilise dışa taşkın beş yarı yuvarlak apsisiyle en çok apsise sahip kilisedir Yapıda son derecede ince bir harç kullanılmış. Dış mimarisinde üzüm salkımı ve asma dallarından oluşan taş kabartma bezemelere yer verilmiş. İç mimaride ise İncil?den alınmış konular resmedilmiş. Osmanlı Devleti döneminde Nevşehir ve çevresindeki yerleşimlerde önemli sayıda gayrimüslim halkın yaşadığı bilinmekte.