Taşğın açıklamasında ?Tarih bir milletin en önemli hayat kaynaklarından biridir. Milletler tarihlerinden güç alarak, geçmişlerinden gelen birikimlerinin üzerine geleceklerini inşa ederler.

Ecdadımız uğrunda büyük bedeller ödeyerek, bizlere her safhası parlak zaferlerle dolu şanlı bir tarih armağan etmişlerdir.

Türk Milletinin titreyip ayağa kalkarak, işgalcileri ve hayallerini vatan topraklarından def ettiği muazzam bir stratejik hamlenin yıldönümündeyiz.

Tarihi şan ve şerefle dolu olan aziz milletimiz, büyük zaferle bağımsızlığına musallat olan emperyalist mihraklara unutamayacakları büyük bir ders vermiştir.

Sakarya?dan Kocatepe?ye uzanan imrenilecek mücadele Dumlupınar?da şaha kalkmış ve Başkomutanlık Meydan Muharebesiyle Türk Milletinin kudretini açıkça ispat etmiştir.

Şehit kanıyla esaretin zinciri kırılmış, muhteşem bir inanmışlık ve fedakârlık öncülüğünde aziz millet, giydirilmeye uğraşılan kefeni yırtıp atmıştır.

Bu haliyle 30 Ağustos Zaferi zulme, hıyanete, eziyete ve sömürgeci heveslere karşı büyük bir darbe ve eşsiz bir kahramanlıktır.

Türk Milleti Dumlupınar?da haysiyetine, şerefine ve namusuna ne pahasına olursa olsun sahip çıkacağını destansı bir şekilde göstermiş ve bu vazgeçilmez değerler üzerinde asla oynanamayacağını cihana kanıtlamıştır? dedi.

Başkan Taşğın açıklamasının devamında ?19.yüzyılda iyice kızışan paylaşım ve hegemonya yarışında milletimizi ve vatan topraklarını hedefine alan sömürgeci güçler, 30 Ağustos?da zirve yapan iman ve vatan sevgisi karşında çaresiz ve aciz kalmışlardır.

Kökeni, memleketi, yöresi ve mezhebi ne olursa olsun Türk Milletinin tüm fertleri aynı ülkü etrafında buluşmuş ve son yurdumuzun taksim edilmesine asla müsaade etmeyeceklerini göstermiştir.

Bağımsızlığa duyulan derin tutku, birlikte yaşamaya yönelik içten bağlılık ve asırlarca aynı kaderi paylaşmanın getirdiği iftihar edilecek sorumluluk duygusu Türk vatanının manevi siperi olmuş ve hiçbir habis emele geçit vermemiştir.

Şüphesiz 30 Ağustos ruhuna ve azmine bugün de büyük bir ihtiyaç vardır. Bu zafer Türk ordusunun milletle bütünleşmesinin eseri ve sonucudur.

Dönemsel güçlerinden dolayı şuurları kapanarak milletimizin anlam kaynaklarını heba eden gafiller, elbette er ya da geç haklarında verilen milli hükümden kurtulamayacaklardır.

Bilinmelidir dün savaş meydanlarında Türk?ün bileğini bükemeyen mihrakların, bugün yerli işbirlikçileriyle mesafe almaya çabalamaları beyhude olduğu kadar sonuçsuz kalmaya da mahkûm olacaktır.

Geçmişinde sayısız zafer yaşamış, en zor dönemlerde bile günü birlik menfaat ağının cazibesine kapılmamış olan büyük milletimiz, bugün içinde bulunduğu ağır şartlardan mutlaka kurtulacaktır.

Emperyalist çevrelerin yanında hizalanarak onların içte ve dışta dayatmalarına boyun eğenler için tarih bir gün tekerrür edecek, ancak son pişmanlık fayda etmeyecektir.

Bu duygu ve düşüncelerle, Türkiye Cumhuriyeti?ne giden yoldaki en önemli adımlardan birisi olan ve sömürgeci niyetlerin vatanımızdan sökülüp atıldığı 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesi Zaferi?ni hayranlıkla kutluyorum.

26 Ağustos 1071?de adım attığımız vatan topraklarında birçok defa denenen milletimizi, vatanımızı, dinimizi yok etme çabaları bir kez daha 26 Ağustos 1922?de Türk Milleti, millet olma şuuru, imanı ve birikimi ile muazzam bir cevap vermiştir.

Sultan Alpaslan?dan Gazi Mustafa Kemal Atatürk?e kadar, millet yolunda büyük hizmetler ve mücadeleler gösteren mümtaz şahsiyetleri ve aziz şehitlerimizi rahmet, hürmet ve şükranla yâd ediyorum? diye konuştu. Haber: Erdal Kesici