Hükümet konağı önündeki Atatürk anıtına parti çelenginin konulduğu, Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın da okunduğu kutlama programına İl Başkanı Kamil Gülmez, Merkez İlçe Başkanı Semasi Yücel, Kadın Kolları Başkanı Yeliz Topraktepe, bazı ilçe başkanlarıyla çok sayıda partili katıldı. Programda konuşan CHP İl Başkanı Kamil Gülmez, "30 Ağustos Zafer Bayramınızı kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm kahramanlarımızı saygı, minnet ve şükranlarımızla anıyorum. Gururla kutlamaktan asla vazgeçmeyeceğimiz 30 Ağustos Zafer Bayramımızın 98. yıldönümü hepinize kutlu olsun. Mustafa Kemal Atatürk nutkunda şöyle diyor; 30 Ağustos günü yaptığımız savaş sonunda düşmanın ana kuvvetlerini yok ettik ve esir aldık. Düşmanın komutanlığını yapan Trikopis'te esirlerimiz arasındadır. Tasarladığımız kesin sonucu 5 günde aldık. 31 Ağustos 1922'de kuvvetlerimizin bir bölümü İzmir'e doğru yol alırken, diğer kuvvetlerimiz ise Eskişehir'e yol alıyordu. 9 Eylül'de İzmir'de düşmanı denize döktük. Asıl savaş şimdi başlıyor. Savaş sonrası ülkenin durumu; okuma yazma oranı erkeklerde % 4, kadınlarda binde 6. Ebe, hemşire, doktor yok denecek kadar az. Üretim yok, kaput bezini dahi dışarıdan ithal eden bir ülke. Yanmış, bitmiş bir ülke. Verem, tifo gibi hastalıklarla mücadele eden bir toplum. Bu toplum Osmanlı'dan genç Türkiye Cumhuriyetine miras bırakılmıştır. Önce eğitimden başladı genç Türkiye Cumhuriyeti işe. Dünyaya örnek olan Köy Enstitüleri açıldı. Buradan mezun olan öğretmenler ülkeye ışık saçtı. 10 yılda bu ülke önemli bir değişim yaşadı. Her alanda ülkeyi örnek bir ülke haline getirdi ülkeyi M. Kemal ve arkadaşları. Ama M. Kemal ve arkadaşları çalmadılar ve çarpmadılar. Borçları ödeyebilmek için yabancı ülkelere el açmadılar, üstelik Osmanlı'dan kalan borçları da ödediler. Ülkeyi fabrikalarında uçak yapıp satan, ülkeyi demir yolu ağıyla ören bir ülke haline gelindi. Bugünden bir örnek veriyorum. İktidar 2006 yılında Nevşehir - Antalya arası demiryolu yapılacağını açıklamıştı. 14 yıl geçti. Sadece söylemlerde kaldı. Türkiye Cumhuriyetinin bugünkü durumuna bir bakalım. Ekonomide, sağlıkta, yargıda, dış politikada başarılı mıyız?. Vereceğiniz cevap tabi ki hayır. Ülkeyi bu duruma getirenleri tarih yazacaktır. Bu toprakları yurdumuz yapan Alparslan'lar, Fatih'ler, Atatürk'ler bu yurdun kaderine hükmetmişlerdir. Onlara bu yüzden kahraman diyoruz. Ancak İngiliz gemisiyle ülkeyi terk eden Vahdettin'e cennet mekan diyorlar. Sanki cenneti kendileri bahşediyormuş gibi. Ayasofya'yı ibadete açarken korona hiç gündeme gelmedi. 30 Ağustos olunca virüs tehlikesi milleti aklını başına getirdi. Vatan, bayrak ve Atatürk sevgisi Cumhuriyet ve demokrasi aşkı bu milletin damarlarına zerk etmiştir. En önemlisi bugünlerde samimi dindarlar ile üç kağıtçı dinbazları artık çok açık bir şekilde görmektedirler. Sevgili yol arkadaşlarım. Bu millet milli bayramları olmayanların dini bayramları olmayacağını çoktan anlamışlardır. Sayın Devleti yönetenler. İzin verseniz de, vermeseniz de her bayram Atamızın huzurunda olacağız. Ona minnetlerimizi sunacağız. Sizden isteğimiz milli bayramları bayram havasında kutlamanızdır" ifadelerinde bulundu.