3-4 Aralık 2022 tarihlerinde gerçekleşen buluşmaya Türkiye’nin her yerinden genç-yaşlı, kadın-erkek yüzlerce insan katıldı. Fatih Turan’ın sunuculuğunda İmam-Hatip Yusuf Köse’nin Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda açılış konuşmasını Enderûn Eğitim Vakfı İstişare Kurulu Başkanı Nurettin Soyak yaptı. Programın ilk gününde İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Rektörü ve Gençleri Evlendirme ve Mehir Vakfı (MEHİR) Onursal Başkanı Prof. Dr. Saffet Köse, “Aile ve Gençlik” konulu konuşmasında modern zamanlarda gençlik ve aile konusuna değinen Prof. Dr. Köse gençlere mutlu ve huzurlu bir yuva kurmanın öneminden ve bu konuda Kur'an ve sünnette örnek ailelerden bahsetti. Günümüzde gençlerin en önemli sorununun sorumluluk almadan yetişmeleri olduğundan bundan dolayı da küçük yaştan itibaren çocuklarımıza küçük de olsa sorumluluklar ve görevler vermenin öneminden bahseden Prof. Dr. Köse’nin programı Enderûn Eğitim Vakfı Genel Başkanı Mustafa Aydoğdu’nun plaket takdimi ve kitaplarını imzalamasıyla sona erdi. Günün ikinci konuşmacısı Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nden Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Dinç oldu. Klinik Psikolog Mehmet Dinç, “İnternet ve Sosyal Medya Kullanımı” başlıklı çevrimiçi konuşmasıyla salonu dolduran gönüllülere seslendi. Kendi hayatımıza baktığımızda çevremizdeki insanların hayatına ve çocuklarımızın hayatına baktığımızda, İnternet ve Sosyal Medya Kullanımı konusunda büyük bir problemin olduğunu görüyoruz diye Dinç, İnternet bağımlılığında güncel sorunlar, irade nedir, irade nasıl çalışır, ne zaman sorun oluşur, bu durumda ne yapmalı konularında da bilgileri paylaşarak konuşmasını sonlandırdı. İkinci günün ilk programında Enderûn Eğitim Vakfı teşkilatlarının Bilgilendirme Sunumları yer aldı. Fehmi Çiftçi’nin “Kurumlarımız ve Gönüllü Kuruluşlarımız” hakkında yaptığı sunumda Enderûn Eğitim Vakfı’nın 5 ilde şube faaliyetinin bulunduğunu ve bu sayıyı artırmak yönünde çalışmalarının devam ettiğini belirtti. Eğitim Komisyonu adına Atilla Değirmenci, Enderûn Eğitim Vakfı’nın 5 ilde toplam 250 eğitimciyle 2 bin 500 kişiyle hitap ettiğini ve gün geçtikçe hem eğitimci kadrosunun hem de ulaşılan kişi sayısının artmasını hedeflediklerini söyledi. Prof. Dr. Rüştü Yeşil ise eğitim programlarını günün gereklilikleri noktasında güncelleyerek bu noktada belli bir standart oluşturarak bilgi ve belgeye dayalı kararlar alarak program ve uygulama birliğinin temin edilerek özgün, sivil ve milli bir eğitim modeli oluşturmayı hedeflediklerini söyledi. Proje ve AR-GE Komisyonu adına Abdürrahim Arslan Vakıf bünyesinde bir proje ekibi oluşturulduğunu, bu ekibin eğitimler alarak gerek bakanlıklara gerekse AB gibi uluslararası kuruluşlara projeler yazarak hem Vakfın faaliyetlerini projeleştirme hem de finanse etmeyi amaçladıklarını belirtti. Enderûn Mühendislik Kulübü adına Muhammed Soner Başer ise İstanbul ve Nevşehir’in yanı sıra Ankara’da kulüp çalışmalarının ciddi bir talep gördüğünü belirtti. Medya Komisyonu adına Muhammed Ökçe ise bir medya komisyonu kurulduğunu ve bu komisyonla beraber vakfa ait tüm sosyal medya hesaplarının kontrol altına alınarak içeriklerin seçilerek belli bir takvim kapsamında paylaşılmaya başlandığını, Enderûn Eğitim Vakfı’nın konferanslarını yayınlayan Enderûn Medya kanalındaki içerikleri izleyerek ve vakfımızın hesaplarını takip ederek bu çalışmalara katkı sağlanabileceğini söyledi. Dr. Kılıç Enderûn Eğitim Vakfı’nın 10.06.2020 tarihi itibariyle Kamu Yararına Vakıf Statüsü aldığını, bu statüyü 15 Temmuz Darbe girişimi sonrası alabilen nadir vakıflardan biri olunduğunu belirterek bunun öneminden bahsetti. Enderûn Eğitim Vakfı’nın da bu kapsamda kurumsallaşma sürecini başlattıklarını belirterek hem şubeleşme çalışmalarının hem Vakıf Senedi tadili ile bu sürecin hızlandığını ve en kısa sürede tamamlanacağını belirtti. Soru-cevap, görüş ve önerilere ayrılan sürenin ardından Kapanış Konuşmaları için önce Enderûn Eğitim Vakfı Genel Başkanı Mustafa Aydoğdu, ardından da Enderun Eğitim Vakfı İstişare Kurulu Başkanı Nureddin Soyak kürsüye davet edildi. Mehir Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Mustafa Özdemir’in de söz aldığı buluşma, İbrahim Başaran’ın duaları ve salonda çekilen aile fotoğrafıyla sona erdi.