Çetin, “1-4 Kasım 2018 tarihleri arasında “Haklı Dava, Güçlü Sendika” teması ile gerçekleştirilen Türk Sağlık-Sen Şube Başkanları ve Yardımcıları Eğitim ve İstişare toplantısında alınan görüşler doğrultusunda hazırlanan sonuç bildirgesini kamuoyunun ve sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının bilgilerine sunuyoruz. Her şeyden önce bilinmelidir ki Türk Sağlık-Sen teşkilatının Tük devletine hizmet aşkı, Türk milletine sevdası ve Türk Vatanına bağlılığı her şeyin üstündedir. Dünyaya Türkçe bakanlar olarak bizler, Türk denildiğinde rahatsız olanlara karşıda mücadelemizi her platformda sürdürmekte kararlıyız. Milli meselelerin tartışılmaya açılmasına, bu konularda en ufak bir tavize karşıyız. Daha önce bu manada yapılan yanlışların bir an önce telafi edilmesi gerektiğini düşünmekteyiz. Andımız ile ilgili tartışmalara bu açıdan baktığımızı herkesin iyi bilmesini isteriz. Andımızla ilgili hukukun verdiği karara uyularak Andımızın bir an önce Türk çocukları ile buluşturulmalı ve okullarda yeniden okutulmalıdır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı yolda, gösterdiği hedefe durmadan ilerleyerek varlığını yüce Türk Milletinin varlığına armağan etme ülküsünden bir adım dahi geri atılamaz. Sorunların çözümü için kamuda ve kamu çalışanlarını ilgilendiren hiçbir değişiklik 1919’dan başlayan Milli Mücadele ruhuna, Cumhuriyetimizin kurucu değerlerine, Türk Milletinin ruhuna aykırı olamaz. Buna geçit vermemiz teklif dahi edilemez, düşünülemez. Yeni bir yönetim sistemine geçildiği Türkiye Cumhuriyeti Devletinin işleyişinde Adalet, Liyakat ve Ehliyetin esas alınarak kamu düzeninin yeniden oluşturulmasında zaruret vardır. 100 yıllık Cumhuriyet, 2000 yıllık devlet, 5000 yıllık medeniyet birikimi, kurumsal hafıza ve tarihi tecrübeler kamudaki sorunların çözümüne tutulan ışık olmalıdır. Kamudaki terfi ve atamalarda Türk Devleti ve Türk Milletine sadakat ve hakkaniyet ölçüsü aranmalıdır. 15 Temmuz menfur darbe ve işgal girişiminden gerekli dersler çıkartılarak, Türk Devletinin haricinde hiçbir sadakat, iltisak ve irtibat noktası referans olarak alınamaz. Devletin işleyişindeki bir diğer temel sıkıntıda sözleşmeli çalışmadır. Anayasamızda kamu hizmetinin kamu çalışanları eliyle yürütülmesi gerektiği açıkken ve geçmişte iki kere de kanuni düzenlemelerle tüm sözleşmeli çalışanlar kadroya geçirilmişken, hala çeşitli isimler altında kamuda sözleşmeli istihdamın sürdürülmesi yanlıştır. Türk Sağlık Sen olarak kamuda kadrolu istihdamı esas alıyoruz. Bu sebeple, kamuda anlamsız istihdam modelleri bırakılarak tek tip kadrolu istihdam modeline geçilmesini istiyoruz. Kamuda kadro bekleyen bir sınıfta yardımcı hizmetler sınıfıdır. Yaptıkları işin karşılığı olan memur kadrosu sınavsız ve bir kereye mahsus olarak verilerek kamuda hizmetli personel istihdamı bitirilmelidir. Yıllık enflasyonun yüzde 25,24’e yükselmesiyle memur maaşlarının son dört ayda yüzde 8,76; 2018’in ilk on ayı için ise yüzde 9,5 oranında erimiştir.Bu durum kamu çalışanlarına yönelik ek zam yapılmasını zorunlu kılmaktadır. Konfederasyonumuz Türkiye Kamu-Sen’in Memurun haklı talebi ek zam için 14 Kasım’da alanlara inileceğini ilan etmiştir. Türk Sağlık Sen tüm çalışanları eylemimize destek vermeye çağırıyor, “Gelin haklı talebimiz ek zam için tüm Türkiye’de sesimizi duyuralım” diyoruz. Ek zammın yanı sıra ek göstergelerin tüm çalışanlarını kapsayacak şekilde hakkaniyetli bir şekilde yükseltilmesi için TBMM’de bir an önce yasal düzenleme yapılmasını istiyoruz. Bu konuda Türkiye Kamu-Sen Ar-Ge Merkezinin hazırladığı raporun esas alınarak hazırlanan kanun teklifi yasalaşmalıdır. Türk Sağlık-Sen olarak hizmet kolumuzda görev yapan çalışanların talepleri ile ilgilide TBMM harekete geçmelidir. 5 yıla 1 yıl olarak söz verilip 6 yıla 1 yıl olarak yasalaşan ve fiili olarak 9 yıla 1 yıl olan yıpranma payı 5 yıla 1 yıl olarak düzeltilmelidir. Yıpranma payı geriye yönelik çalışmaları kapsamalı ve Yıpranma payından Sağlık hizmetlerinin bir ekip işi olduğu göz önünde bulundurarak sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan tüm çalışanlar hakkaniyetli bir şekilde yararlandırılmalıdır. Mevcut Döner Sermaye Sistemi sürdürülemez bir hal almıştır. İlgili döner sermaye sistemi vakit kaybetmeden değişmelidir. Sağlık çalışanları hak ettikleri paylarını alabilmeli ve döner sermayeler emeklilik ücretlerine yansıtılmalıdır. Sağlık Çalışanlarının hem emeklilikteki hem de aktif çalışmadaki ücretleri yükseltilmelidir. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet sorununa dair somut ve caydırıcı yaptırımlar uygulanmalıdır. Tutuklu yargılama, acil olmayan sağlık hizmetlerinden kademeli men edilme, sıfır toleranslı alan uygulaması çözüm noktasında öncelikli adımlar olmalıdır. Bu konuyla alakalı gerekli yasal düzenlemeler bir an önce hayata geçirilmelidir. 44 Maddeden oluşan Sağlıkla İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu’nda görüşülmeye başlanmıştır. Yukarıda ifade ettiğimiz sağlık çalışanlarının temel talepleri bu yasa tasarısına dahil edilerek, beklentiler karşılanmalıdır. Maddeler halinde sıraladığımız sorunlara çözüm ve taleplerimizin hayata geçmesi için kararlılıkla mücadelemiz sürecektir. Çalışanların hakları konusunda asla taviz vermeyeceğiz. Sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarından beklentimiz ise kimin neye hizmet ettiğini artık görmeleridir. Kim mili, kim gayri milli, kim çalışanların hakları için alanlara inmekten çekinmiyor, kimler tüm enerjilerini Türklükle mücadelede harcıyor, Cumhuriyetin kurucusu ve değerleriyle kavga ediyor, tescilli vatan düşmanlarını sahipleniyor görmesidir. Her ne şekilde olursa olsun bunlara verdikleri destekle neler yapıldığını düşünmeleridir. Buradan çalışanlara açık bir çağrı yapıyoruz; Türk Sağlık-Sen olarak Anayasanın ilk 4 maddesinde yer alan “Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir. Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir. Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Millî marşı "İstiklal Marşı"dır. Başkenti Ankara'dır. Bunlar değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.” şeklindeki değerler etrafında gelin birlikte mücadele edelim. Türkiye Kamu-Sen’in, Türk Sağlık-Sen’in kapısı sizlere sonuna kadar açıktır. Milli mücadelenin 100. Yılını kutlamaya hazırlandığımız şu günlerde kamu çalışanları içinde milli mücadele ruhuyla yeni bir dönemi başlatıyoruz. Bu mücadeleye tüm çalışanları da bekliyoruz” dedi.