Uluslararası Demokratlar Birliği (UID) Genel Başkanı Bülent Bilgi, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) tarafından düzenlenen konferanslar dizisinin konuğu oldu. Başkan Bilgi ‘Yurtdışı Türk Toplumunun Geleceği ve UID’in Hedefleri’ üzerine konuştu. Almanya’da faaliyet gösteren UID Genel Başkanı Bülent Bilgi, NEVÜ Rektörü Prof. Dr. Mazhar Bağlı’nın daveti üzerine NEVÜ’ye geldi. Genel Başkan Bilgi’yi makamında ağırlayan Rektör Bağlı, kendilerini kırmayarak göstermiş oldukları ziyaretlerinden ve öğrencilere vereceği konferanstan dolayı teşekkür etti. Bilgi ile bir süre görüşen Bağlı, kendilerine günün anısına plaket takdiminde bulundu. Genel Başkan Bilgi İİBF Öğrencileriyle Buluştu UID Genel Başkanı Bülent Bilgi, Rektör Prof. Dr. Mazhar Bağlı ile birlikte konferansını vereceği NEVÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesine geçti. Burada kendilerini İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Öcal, Dekan Yardımcıları Doç. Dr. Şükran Güngör Tanç ve Dr. Öğr. Üyesi Murat Demirel karşıladı. Öcal: Avrupa’daki Kentler Başta Olmak Üzere Camilerin, Mescitlerin Her Hafta Sürekli Olarak Saldırıya Uğradığı Bir Dönem Yaşıyoruz İİBF Dekanı Prof. Dr. Mehmet Öcal, “Bugün yurtdışında yaşayan Türk toplumunun sorunları, ihtiyaçları doğrultusunda çalışmalar yürüten önde gelen sivil toplum örgütü Uluslararası Demokratlar Birliği Başkanı Sayın Bülent Bilgi’yi ağırlamaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Ben de uzun yıllar Almanya’da yaşamış bir Türk vatandaşı olarak, Türklerin Avrupa’da yaşamış oldukları sıkıntıları tecrübe etmiş birisiyim. Söylemlerde eşitlik, hoşgörü, adalet gibi birçok kavramın kullanılarak zihinlere yerleştirilmeye çalışılırken, uygulamada tam tersi olarak, eşitsizliklerin, hoşgörüsüzlüğün, adaletsizliğin birçok örneğine şahit olduğumuzu ifade etmek isterim. Bu kapsamda yurtdışında yaşayan Türklerin asimile olmadan uyum sağlamasının yollarının tespit edilerek açık ve şeffaf politikaların, Avrupa başta olmak üzere Türklerin yaşadığı tüm ülkelerde, kamu kurumlarınca insan hakları normlarına uygun bir şekilde düzenlenmesinin öneminin altını çizmek isterim. Maalesef “İslamofobinin” tüm dünyayı yavaş yavaş sardığı, Avrupa’daki kentler başta olmak üzere camilerin mescitlerin her hafta sürekli olarak saldırıya uğradığı bir dönem yaşıyoruz. Dünya tarihinde kara bir leke olarak niteleyebileceğimiz en sarsıcı terör vakalarının kurbanlarının Müslümanlar olduğu bir sürecin de içindeyiz. Bakınız, geçtiğimiz günlerde, Yeni Zelanda’da yaşanan elim vaka, bu hususun önde gelen örneklerinden birini teşkil etmektedir. Tüm bu süreç içerisinde yurtdışında yaşayan Türkler de, kendi kimliklerini koruyarak, güvenli bir şekilde hayatlarını devam ettirmeye çalışıyor ve bulundukları ülkelere siyasi, ekonomik, kültürel boyutlarda çok değerli katkılar sunuyorlar. Ancak bu yaşam içerisinde ciddi zorluklarla da karşılaşıyorlar. İşte bugün, yurtdışındaki Türk toplumunun dertleriyle dertlenen, onların çıkarlarının savunucusu olma yolunda önde gelen bir Sivil Toplum Örgütü olan Uluslararası Demokratlar Birliği’nin Başkanı Bülent Bilgi’yi dinlemenin ayrı bir önem taşıdığını düşünüyor ve kendilerine bir kez daha katılımlarından dolayı teşekkür ediyorum. Ayrıca yapmış oldukları güzel ve başarılı çalışmalarda Fakültemizin de akademik bir kaynak olarak kendilerinin her daim yanında olduğunu belirtmek istiyorum” diye konuştu. Bağlı: Dünyada İnsan Hakları, Demokrasi, Özgürlük ve Siyasal Barışın Sağlanamamasıyla İlgili Bir Kriz Var Dünyada özellikle Avrupa ülkelerinde insan hakları başta olmak üzere demokrasi, özgürlük ve siyasal barışın sağlanmasında büyük bir kriz yaşandığını belirten Rektör Bağlı, bu krizin çözümünde Türklerin ve Müslümanların kilit rol olduğunu belirtti. Bağlı, “Yurt dışı ziyaretlerimde oradaki Türklerin çalışmaları, kendi kültürlerini ve kimliklerini koruyarak oranın sistemine entegre olan her kişi ve kurum beni oldukça gururlandırıyor. Uluslararası Demokratlar Birliği olarak bilinen kurum da bunlar arasında yer alıyor. Zaman zaman onların davetine icabet etmekten ve onlarla aynı gönül coğrafyasında olmaktan dolayı ayrıca çok mutlu ve heyecan duyduğumu belirtmek istiyorum. Bugün dünyada çok ciddi bir kriz var. Bu insan hakları, demokrasi, özgürlükler ve siyasal barışın sağlanamamasıyla ilgili bir kriz var. Bu krizin aşılmasına giden yolda çeşitli referanslara ihtiyaçlar var. Bana göre Türkler ve Müslümanlar bunun en kritik kilidini oluşturuyorlar. Bulunduğu yerde ve coğrafyada da bunu koruyarak devam ettirebilen yapılar ve kişiler anlamında da DİTİB (Diyanet İşleri Türk İslam Birliği) ve UID (Uluslararası Demokratlar Birliği) çalışanları geliyor. Kendilerinin bahsettiğim kilit olma yönünde yürüttükleri çalışmaları gerçekten beni çok heyecanlandırırlar. Yapmış oldukları bu güzel ve başarılı çalışmalarından ve bugün beni kırmayarak üniversitemizde bulunmalarından dolayı Uluslararası Demokratlar Birliği Başkanı Sayın Bülent Bilgi’ye teşekkür ediyorum” diye konuştu. Yurtdışı Türk Toplumunun Geleceği ve UID’in Hedefleri UID Genel Başkanı Bülent Bilgi, Avrupa’da yaşayan Türkiye kökenli insanların 50-60 yıllık bulundukları ülkelerde sosyal, kültürel, inanç ve diğer konularda birçok kazanımlarının olduğunu ve bu kazanımlarının arttırılarak korunması için mücadele verdiklerini belirtti. Bilgi “Din ile ilgili, inancımızı yaşamakla ilgili haklarımıza baktığımızda, dedelerimiz ve babalarımız Türkiye’den Almanya’ya çalışmaya gittiklerinde ilk yaptıkları iş olarak sahip oldukları kimliği ve kültürü muhafaza etmek üzere camiler ve cami dernekleri kurmuşlardır. Ben çocukluğumda iyi hatırlarım ve o dönemler babam maden işçisi iken ve 8-16 saat çalışıp işten eve gelip bir-iki saat uyuduktan sonra cami temeli kazmak için evden çıkardı. ‘Temeli biz kazalım, masrafı düşürelim ve buraya camimizi yapalım’ diye. İlk jenerasyon bu tür fedakarlıklarda bulunmuşlardı. DİTİB (Diyanet İşleri Türk İslam Birliği) gibi diğer dernekler sayesinde Almanya’da Türkiye kökenli insanların İslam adına radikal eylemlerde bulunmamışlardır. Çünkü bu dernekler bize dinimizi olduğu gibi öğretti. Yani radikal akımlara, selefi ve vahabi akımlara Türkiye kökenli insanlar yönelmemiştir. Dolayısıyla Almanlara ve Alman Devletine bu tür kuruluşlarımız çok büyük hizmetlerde bulunmuştur. İnsanlarımız, dinimizin barış ve güzellik dini olduğunu doğru bir şekilde kendilerine gösterdiler. Dil ile ilgili olarak ise, dilinizi kaybetmek sahip olduğunuz kimliğinizi ve kültürünüzü kaybetmenizin başlangıcıdır. Bunun için de biz Avrupa’da dilimizi korumak, sahip olduğumuz kültürümüzü ve kimliğimizi muhafaza etmenin ötesinde yeşertmek ve yaşatmak için mücadele veriyoruz” diye konuştu. Bilgi’nin konuşmalarının ardından Dr. Öğr. Üyesi Murat Demirel’in yönettiği soru-cevap kısmıyla devam eden konferans, İİBF Dekanı Prof. Dr. Mehmet Öcal tarafından Bilgi’ye plaket takdimiyle son buldu.