Anlaşılan spor?a buradan bir bakalım. Futbol; paranın ve toplumun daha çok yoğunlaştığı spor. Beşiktaş futbol takımı geçtiğimiz günlerde Avusturya?nın Rapid Wien takımıyla maç yapıyor. 8 milyon nüfuslu Avusturya takımında 3 Türk oynuyor, ilginç Beşiktaş ta da 3 Türk var, oyunda? Biraz daha ilerleyelim? Futbol Milli takımımız Almanya ile maç yapıyor, Almanya?nın bize attığı gollerde bir Türk ün imzası var. Almanya?nın ve diğer ülkelerin yetiştirdiği birçok Türk?ü de Milli takımımızda ve lig takımlarımızda değerlendiriyoruz. Bu değerlendirmede kendimize acaba nasıl bir pay çıkarıyoruz? Zaman, zaman diğer ülkelerde yetişen Türk sporcularla, istikrarsız sayılabilecek başarılar yaşayabiliriz. Fakat şunu düşünmek gerekir ki biz yetiştirdiğimiz sporcularla kendi ülkemize ve dünya ülkelerine nasıl bir katkı sağlayabiliyoruz? Türkiye?nin nüfusu 72 Milyonu geçiyor, 2010 yılı itibariyle resmi kayıtlarda, Türkiye?nin Lisanslı sporcu sayısı 1 Milyon 621 bin 349?Faal sporcu sayısı ise 312 bin 688 kişi. Türkiye?de nüfusun yarısı 28 yaşın altında. Almanya?nın nüfusu 80 milyon, diğer spor dalları hariç, futbolda lisanslı sporcu sayısı 6,7 Milyon. Atletizm, Halter, Judo, Futbol, Badminton, Yüzme, Güreş, Boks, Okçuluk, Voleybol, Masa Tenisi dallarında lig ve Milli takımlarımızda ithal sporcular var? Gelişime katkı sağlamalı diye düşündüklerimizde mutlaka dozunda olmalı. Kendi gençlerimizden yeterli derece de faydalanamazken, ithal ve devşirme sporculardan faydalanmak isteyişimiz garip, aynı zamanda ülke ekonomisine de yük. Spor bilincini geliştirmeden spor tesisi yapmanın ne anlamı olabilir? Okulların dışında, tesisleşmede eskiye göre ciddi adımlar atıldı. Ancak bunlar spora yeterince yansımadı. Temel Spor alışkanlığı alanında var olan boşluğun doldurulması, tesislerin daha çok verimini ve kullanılarak eskimesini sağlayacaktır. Spor sistemi ve eğitimini ciddi olarak gözden geçirmeliyiz. Sporda görünen; yapılanlar, yapılmayanlar, yabancı kontenjanı, ithal sporcular, devşirme sporcular ile gelinen nokta bize spordaki durumumuzu açıklıyor. Türk gençlerini değerlendirilsinler diye Avrupa ya mı gönderelim, yoksa anladığımız spor anlayışını mı gözden geçirelim?