Demokrasilerin olmazsa olmazı seçimler; bir tarafta siyasi partiler ve adayları, diğer yanda seçmenler.
Seçilecek olanlar, ülke için yapabileceklerini haykırdı, yurttaşlar, dinleyip değerlendirdi. Kent meydanları partililerin haykırışları, alkışlarıyla inledi, sızladı silkelendi. Kimi zaman fırtınalar, soğuk rüzgârlar esti şehirlerin sokaklarında, kulaklarımız çınladı liderlerin haykırışlarında.

Geçti durmak duraksamaksızın ardına bakmadan politikanın Atlas’tan yeleli beyaz Atları. Olanca hırs ve engellenemez heybetiyle. Uğradığı şehirlerde heyecan, ihtiras ve iddia bıraktı kazanmak için.

Biri dedi ki “Adam”, Saray dedi, bu saray ve mermerleri, Parlamenter sistem ve refah seviyesini yükseltmeyi vadetti.

Diğeri, Kent Parkı ve Kıraathane dedi; Büyük Türkiye, 2023 hedefleri ve yeni Başkanlık sistemi ve böyle vaat edilen söylemler devam etti.

Netice malum; bilinen şey kanıt delil istemez. Ortaya çıkan netice alınan sonuçtur.
AKP 16 yıllık iktidarını yenilmez, yıkılmaksızın 21 yılını doldurmak üzere kaptan köşküne çıktı.
AKP rotasını Millete anlattı hedeflerini belirledi ve “ mazbata” pusulasını önümüzdeki günlerde Y. Seçim Kurulunda alacaktır. Memleketimize milletimize hayırlı olsun.
Yalınız dikkatimi bir şey çekti; AK partililer önceki kazandıkları seçimlere nispeten çok sevinçli, mutlu değiller keza, düşünceliler, sebebi nedir bilinmez.

İlk günden AKP’ye muhalefet etmeyelim, yakışık almaz. O zaman ne diyelim hayırlı olsun, başarılar dileriz.
Doğrusu AKP’yi çok zorlu bir süreç bekliyor. Seçimden ağır yaralı çıkan CHP kendini toparlar toparlamaz yüksek ihtimal CHP politik revizyona girecektir.” AKP’ye karşı şimdiye kadar hiç yapmadığı ağır muhalefeti yapacak, kıskaca alacaktır. Diğer yandan coğrafi sorunlar, terör, ekonomik darboğaz ve yeni kurulmakta olan Başkanlık sisteminin yerleşmesi. Başkanlık sisteminin ne olup nereye varacağını AKP’de yaşayarak görecek olduğu gibi; her adımında da muhalefetin ağır eleştirilerine maruz kalacaktır. Ayrıca, yeni sistemde atılan her adımın neticesini AKP’de uygulayıp neticelerini gözlemlemek durumunda kalacak. Yaşayıp millet olarak tanık olacağız.
Vekil adayı olup kazanamayan partililerde var. Bunlar içinde metanet diliyorum, eğer siyasette değer yaratacaklarına inanıyorlarsa, bu illa Mecliste Vekil olarak yapılacak diye bir şey yok. Bu arkadaşlarda Meclis dışında politik yaşamlarında başarılar dilerim.

Siyasetin dahi adamı Bahçeli
Zor zamanların politikacısı, refleksleri ağır, derinden ve güçlü. Her şeye rağmen ve her şartta zamanı lehine işleten siyasetçi. Yine giriştiği geniş cepheli dağınık politik yelpazede izlediği tutarlı politik söylem ve eylemleri neticesi 24 Haziran seçimlerinde Milletten gerektiği desteği aldı. Yeni kurulacak Başkanlık sisteminin ve oluşacak yeni meçlisin belirleyicisi olmayı başardı. Şunu yazmadan geçemeyeceğim; bu yazımı tarihe not düşüyorum, böyle biline böyle söylene.
Bu seçimlerin en büyük galibi Türk seçmeni Türk insanı, Türk Milletidir. Türk Milleti, yüksek karakterlidir, çalışkandır ve hiç bir Millette olmayacağı kadar sağduyulu, sezgileri güçlü ve zekidir“ eğitim eksiği olabilir” bunu seçime katılım ve seçim aritmetiği bir kez daha göstermiştir.
Her kim Türk İnsanını aşağılar, Türk İnsanına “aptal” argo vari yakıştırmada bulunacak olursa, bilin ki O insan, Türk İnsanının seviyesinden çok daha aşağılardan olduğu içindir.
Ne mutlu Türküm diyene...