İKİ İSMİN MAL VARLIKLARI VE ÖRGÜTÜN YAPISI VE TUTUKLANANLAR

Osman Aytekin

Aşağıdaki iki isim örgütün üst düzeyinden…

Alt düzeyde ise yüzlerce isim olduğuna göre örgütün nasıl bir mali güce sahip olduğunu siz düşünün. Fakat örgüte bir nefer gibi hizmet eden en alt tabakadakiler bütün bunları düşünmezler. Düşünseler sorgulama yapmaları gerekir. Bu adamların üst akılları varken sorgulama yapmaları ne hadlerine! Onlar sadece bu ülkede olan ve gelişen bütün olumsuzlukları hükümete yüklesinler… Böylece sorumluluktan uzak durular. En alt tabakadaki örgüt üyelerinin mal varlıkları 20 -25 trilyon olmuş onlara göre önemli mi? Bu mal varlıklarından haberleri var mı? Haberleri olsa ne olabilir ki? Bu insanlar İslami bir gayeye hizmet ediyorlar!!!

Fetullahçı Terör Örgütü´nün (FETÖ) "Hava Kuvvetleri imamı" Adil Öksüz´ün, Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Rektörlüğü akademisyeni. Görev süresince kimseye görünmeden adeta sırra kadem basarcasına üniversiyete girip çıkıyor. Bu adam ABD´de şirket kuruyor. Hillary Clinton´ın kampanyasına 5 bin dolar bağış yapıyor.

FETÖ´nün ikinci adamı olan "süper imam" lakaplı Cevdet Türkyolu´nun İstanbul´da 11, Sakarya´da 24, İzmit´te 3 ve Ankara´da 1 tane olmak üzere toplam 39 taşınmaz mülkü bulunuyıor.

1999´dan beri ABD´de yaşayan Türkyolu, Gülen´in Pensilvanya´daki malikânesinin yanındaki 3 katlı bir villada ailesiyle oturuyor. Pensilvanya civarında 2 ayrı villası daha bulunan Cevdet Türkyolu´nun ABD bankalarında ise 1.8 milyon dolar nakit parası bulunuyor. Türkyolu´nun Sakarya´da yaşayan akrabalarının üzerine kayıtlı taşınmazlarının da bulunduğu belirtiliyor. Sakarya´da hayvan ticareti yapan Türkyolu´nun 12 akrabasının mal varlıklarının miktarının yaklaşık 50 milyon lira civarında olduğu ifade ediliyor.

Daha yüzlerce binlerce isim… Bu örgüt üerine 17 – 25 Aralık operasyonundan sonra kararlılıkla gidilmeye başlandı. Bunun nedeni de iktidarı devirmeye yeltenmeleriydi. 15 Temmuz darbe girişimiyle durum daha da farklı bir boyut kazandı. Her ne kadar terör örgütü kapsamına sokulan FETÖ ve avaneleri üzerine kararlılıkla gidilmeye çalışılsa da, örgütün bilinen elemanları sürülüp dağıtılsa da, henüz deşifre edilmemiş binlerce bilinen ve bilinmeyen ancak şüphe duyulan elamanları bulunmaktaydı.

Örgüte bağlı isimler bir bir ortaya çıkıyor. 15 Temmuz sonrasında yaşanan durum örgütün kurumsal yapısıyla ilgili de bir fikir vermiştir. Kanaatim odur ki örgütü kuranlar gizli örgütleri en ayrıntısına kadar incelemişler ve kendi örgütlerine de yeni bir yapıya büründürmüşler.

Örgüt sistemine alt kademedeki neferler biat geleneğine bağlı olmaları nedeniyle sorgulama yapmaları düşünülemez. Bu neferler paralel yapıya atfedilen suçlamaları iktidarın bir husumeti olarak görseler de örgüt her açıdan incelikli ve kusursuz olmayı gerektirecek bir halde tasarlanmış ve uygulanmaya konulmuş intibasını vermektedir.

FETÖ/PDY kapsamında açığa alınanların sayısı 80 bini geçti. 21 binin üzerinde tutuklu sayısı olmuştur. 79 bin kişiye de görevden el çektirildi.

Tutuklu sayılarına bakıldığında ise 165 general, 6 bin 746 albay, alt rütbeli subay, asker ve askeri öğrenci, 4 bin 288 emniyet mensubu, 19 vali, 63 vali yardımcısı, 46 kaymakam ve 7 bin 912 diğer şüpheli (memur, sivil vs.) tutuklandı. Soruşturmanın yargı ayağında ise 2 bin 245 hâkim ve savcı, 108 Yargıtay, 41 Danıştay, 2 Anayasa ve 5 HSYK üyesinin tutuklandığı görüldü. Bu sayılar artmaya devam edecektir.

Bu yapının oluşmasına kimler katkı sağlamışlarsa ortaya çıkacaktır. Ülkemize yaşatılan ve oldukça ağır olan bu bilanço nedeniyle; bütün sorumlular, örgüte yardım ve yataklık edenler siyasi fikri ne olursa olsun cezalandırılmalıdır.