TOBB Başkanı, EUROCHAMBRES Başkan Vekili M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkan Yardımcısı Gabriel Munuera Vinals ve Dışişleri Bakan Yardımcısı, AB Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı’nın katılımıyla TOBB İstanbul Hizmet Binası’nda gerçekleştirilen toplantıda; Türkiye-AB İş Dünyası Diyaloğu Projesi’nde hibe kazanan 30 Türk Oda/Borsası ve 28 Avrupa Odasının sunumları yapıldı. Toplantının açılışında konuşan Hisarcıklıoğlu, Ticaret ve Sanayi Odaları ile Ticaret Borsalarının, iş dünyasına hizmet anlamında çok etkili kurumlar olduğuna işaret ederek “Oda ve Borsaların ana görevi, şirketlerin faaliyetlerini kolaylaştırmak, işlerinde destek sağlamaktır. Sürekli değişen yerel ve küresel iş yapma ortamında, firmalara kılavuzluk yapmaktır. Oda ve Borsalar, girişimcilerin hak, hukuk ve menfaatlerini yerel, ulusal ve uluslararası düzeyde takip ederler. Ayrıca, yerel kalkınma faaliyetlerine, güçlü bir kanaat önderi olarak, katkı sağlar. Hatta çoğu zaman liderlik yaparlar. Kısaca, Oda ve Borsalar, iş dünyasına dönük görevleri yanında, yerel kalkınma gibi, birçok sosyal alanda da faaliyet gösterirler” diye konuştu. Oda ve borsalar üyelerine daha iyi hizmet edebilmenin gayretinde Oda ve borsaların bu görevlerini en sağlıklı şekilde yerine getirilebilmesinin de, hizmet kapasitesiyle doğrudan bağlantılı olduğunu bildiren Hisarcıklıoğlu, Oda ve Borsa camiası olarak, üyelerine daha iyi hizmet etmek, üyelerini daha etkili temsil etmek ve bulundukları çevreye daha duyarlı olmak zorunda bulunduklarından söz etti. TOBB Başkanı, EUROCHAMBRES Başkan Vekili M. Rifat Hisarcıklıoğlu, hizmet kapasitelerini ve yelpazesini geliştirmek, hizmet standardını sürekli iyileştirerek, üyelerine daha yakın olmaları gerektiğini anlatırken, bunları yapabildikleri sürece, ülkeye, üyelere ve oda-borsa camiasına, daha iyi hizmet edebileceklerini kaydetti. Oda ve Borsa markasının değerini daha da yukarı çıkara gayretlerine dikkat çeken Hisarcıklıoğlu şunları söyledi: “Biz, 2001 yılından beri bunu yapmaya çalışıyoruz. Türkiye’de Oda ve Borsalarımızı, firmalarımız için hizmet üssü haline getirmeye çalışıyoruz. Bu süreçte Avrupa Birliği bize yaklaşık 16,5 milyon Avro destek sağladı. Avrupa’nın en büyük iş örgütü olan, EUROCHAMBRES’da kendi bilgi ve deneyimi yanında, AB üyesi ülkelerden önde gelen oda sistemlerinin deneyimini de, ülkemize taşımamıza yardım etti. İş dünyamız adına, Avrupa Birliğine ve Başkan Vekili olmaktan gurur duyduğum EUROCHAMBRES’a teşekkür ediyorum. Biz, 2001 yılında Oda Geliştirme Projeleriyle bu sürece başlamıştık. Daha sonra, Türkiye-AB Oda Forumu ve şimdi de Türkiye-AB İş Diyaloğu” adıyla uyguladığımız projelerle Oda ve Borsalarımıza destek olmaya devam ediyoruz. Bu projelerle, Oda ve Borsalarımızın hizmet kapasitelerine destek sağlamak yanında, Türkiye’nin AB üyelik sürecine de katkı sağlıyoruz. İş dünyasının birbirini daha yakından tanımasını sağlıyoruz. Türkiye ile AB arasındaki diyalog platformlarına, oda ve borsalarımızı dahil ediyoruz. Doğusundan, batısına, ülkemizin tamamında, AB vizyonunu göstermiş oluyoruz. Türkiye ile AB arasındaki en etkili ve giderek daha da güçlenen bu diyalog platformu, oda ve borsalarımızın liderliğinde, iş dünyası tarafından yürütülmektedir. Daha çok diyaloğa ihtiyacımız olduğunu biliyoruz. O nedenle, bu projemizi Türkiye-AB bütünleşmesinin gerçek aktörlerini yakınlaştıracak çok önemli bir proje olarak görüyoruz.” 2,5 milyon Avro hibe destek Türk ve AB üyesi ülke oda ve borsaları arasındaki eşleştirme projeleri hakkındaki temel bilgileri katılımcılarla paylaşan Hisarcıklıoğlu, bu proje için AB’den, 2,5 milyon Avro hibe destek sağladıklarını söyledi. Hisarcıklıoğlu, Türkiye’den 30, Avrupa Birliği’nden de 28 Oda ve Borsa, toplam 19 projeyi gerçekleştirmek üzere eşleştirildiğini dile getirdi. Toplantıda, 12 AB üyesi ülkeden (Yunanistan, Bulgaristan, Romanya, Çekya, Macaristan, Polonya, Litvanya, İtalya, İspanya, Fransa, Almanya ve Belçika’dan) gelen, 28 oda ve borsanın da bulunduğunu hatırlatan Hisarcıklıoğlu, bu program için Türkiye’den 100 civarında müracaat olduğunu, bunun da Oda-Borsaların yerel kalkınmaya, yerel dinamikleri harekete geçirmeye verdikleri önemi gösterdiğini bildirdi.