Konuşmalardan sonra “Dini Anlatımda Üslup” isimli panele geçildi. Panelin hem moderatörlüğünü yapan hem de panelist olan İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zülfikar Durmuş, “Dini Anlatımda Üslup –Kur’ani ve Nebevi Yöntem-” isimli tebliğini sundu. Durmuş, Allah’ın insanı yaratırken ona akıl ve irade gibi çok önemli iki nur verdiğini, fakat insanın aklını ve iradesini Allah’ın isteği doğrultusunda kullanamadığı için tarihe müdahale ederek içlerinden birini peygamber olarak görevlendirmesi ve ona da vahiy/kitap vererek insana Allah yolunda rehberlik etmesini rahmetinin bir tezahürü olarak lütfettiğinin altını çizerek sözlerine başladı. Allah’ın gönderdiği dinin “Hak Din” olduğunu vurgulayan Durmuş, dinin özünde yayılmacı bir özelliğe haiz olduğunu, bunun da “anlama ve anlatma” ile olabileceğini vurguladı. Hz. Peygamber’in özellikle toplumda gariban ve kimsesizlerin ve de gençlerin gönül dünyalarına nasıl girebildiğini izah etti. Son olarak dini güzel bir üslupla anlatma görevinin Yüce Allah tarafından verildiğini ve Hz. Peygamber’in de muhteşem Veda Hutbesinde bu konuya dikkat çekerek fani âlemden baki âleme göçtüğünün altını çizdi. İkinci konuşmacı Kayseri İl Müftüsü Prof. Dr. Şahin Güven, “DİB’in Belirlediği Amaçların Gerçekleşmesi Açısından Dini Anlatımda Üslup” başlıklı konuşmasını yaptı. Üslup ve çeşitleri hakkında geniş bilgi veren Güven, dini anlatan kişinin ihlaslı olması, muhataplarını tanıması, anlattığı ile yaşantısının birlikte olması, yerine göre müjdeleyici ve yerine göre uyarıcı olması, mütevazı olması vd. özellikleri ayrıntılı olarak Kur’an ayetleri ve Hadisi şerifler ekseninde açıkladı. Üçüncü konuşmacı MEB Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürü Mehmet Nezir Gül “MEB’in Belirlediği Amaçların Gerçekleşmesi Açısından Dini Anlatımda Üslup” isimli sunumu yaptı. “Sermayemiz söz o halde sözümüzü güzelleştirmeliyiz.” diyen Gül, dini anlatmanın her ferdin sorumluluğunda olduğunu dile getirdi. Bunu sadece belirli kişi ve kurumlara havale etmenin yanlış olduğuna dikkat çekti. Kişilerin anladıkları yorumları başkalarına dikte ettirmenin tehlikesine vurgu yapan Gül, cemaatler üstü olmaya dikkat çekerek muhataplarımızı asla ötekileştirmememizin gerektiğinin altını çizdi. Son panelist STK’lar adına konuşma yapan TİDEF (Türkiye İlahiyat Tedrisatına Yardım Eden Dernekler Federasyonu) Başkanı Mustafa Yelek “STK’larca Yürütülen Faaliyetlerde Dini Anlatmada Üslup” konusunu ele aldı. Sözlerine “bizi dava yormuyor, insan yoruyor” diyerek başlayan Yelek, özgün ve özgür bir cemaat ve STK yapılanmasına gidilmesinin önemine hayatından, tecrübelerinden örnekler vererek konuyu izah etti. Dini anlatımda dilin geçmişe yönelik olduğunu eleştiren Yelek, dilin güncelleştirilmesi gerektiğini bu sayede özellikle genç kuşaklarla daha sağlıklı bir iletişim kurulabileceğinin altını çizdi. Türkiye’de genel olarak cemaatlerin asli görevleri olan “kâmil insan” yetiştirmekten ziyade ticaretle ve başka işlerle uğraştıklarını ve kar elde eden cemaatlerin karlarını başkalarıyla paylaşmadığı tespitinde bulundu. Moderatör Durmuş maddi-manevi emeği geçen herkese teşekkür ettikten sonra panelin kapanış konuşmasını yapmak üzere Nevşehir Valisi İlhami Aktaş’ı kürsüye davet etti. Vali Aktaş, kısa ama veciz bir konuşma yaparak bu konuda bazı temel sorunlara dikkat çekti. Panelin hediye takdim bölümünde İlim Yayma Cemiyeti Nevşehir Şube Başkanı İlahiyatçı Ahmet Avlanmaz, misafir panelistlere el dokuması seccade hediye etti. Etkinliğin ikinci ayağı olan Çalıştay ise, İlahiyat Fakültesi’nde gerçekleşti. Çalıştay 10’ar kişiden oluşan altı salonda icra edildi. Çalıştayın üyeleri, akademisyenlerden, öğretmenlerden, imam-hatiplerden, Kur’an Kursu öğreticilerinden, İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden ve STK’lardan oluşan katılımcılardan oluşturuldu. Çalıştay üç oturumda gerçekleşti. 1. Oturumda “Cami Merkezli Dini Anlatımda Üslup”; 2. Oturumda “Okul Merkezli Dini Anlatımda Üslup” ve 3. Oturumda ise “Dini Anlatan Kişinin Yeterliliği ve Sosyal Medya Yoluyla Dini Anlatımda Üslup” konuları masaya yatırıldı. Söz konusu konulara ilişkin sorunlar ve çözüm önerileri sunuldu. Bu verilerin en kısa sürede rapor haline getirilerek Kamuoyuna sunulacağı belirtildi.