TRT Genel Müdürü İbrahim Eren, Kapadokya Üniversitesinin Youtube üzerinden gerçekleştirdiği "Alev Alatlı ile Murakabe Günleri” yayınının konuğu oldu. Kapadokya Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Alev Alatlı tarafından hazırlanan ve üniversitenin Youtube kanalından Kapadokya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Ali Karasar moderatörlüğünde canlı olarak yayınlanan "Alev Alatlı ile Murakabe Günleri"nin mayıs ayının son konuğu olan TRT Genel Müdürü & Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Eren, "Dünyada ve Türkiye’de Kamu Yayıncılığı ve Medya" başlıklı söyleşide konuştu. Eğitim ve kariyer hayatı hakkında bilgiler paylaştıktan sonra TRT’nin vizyonu ve hedefleri hakkında konuşan İbrahim Eren, “Artık bambaşka bir medya yönetimi var. Göreve geldiğimde, TRT olarak hiçbir şekilde diğer yayın kanallarına benzemeyeceğiz ve kamu yayıncısı olarak ayrılacağız dedim. Ancak ne olursa olsun bizim başarımız milletimizin teveccühü ile ölçülmek zorundadır. Olması ve yapılması gerekenlerle ilgili temel hedefler koydum ve bu doğrultuda da bugüne kadar hedeflerimizin birçoğunu Cumhurbaşkanımızın desteğiyle hayata geçirdik” dedi. “Türkiye’ye özgü bir yayın modeli geliştiriyoruz” TRT’de Genel Müdür olarak göreve başladığı günden bu yana yaptığı çalışmaları paylaştıktan sonra, TRT’nin bundan sonraki yayın politikasına dair de çeşitli bilgiler veren İbrahim Eren, “TRT’de şimdi en kritik dönemdeyim. Şöyle ki, bugüne kadar yapısal düzenlemeleri yaptık, kanunlarımızı değiştirdik. Bundan sonra ise bir metodoloji çerçevesinde işleri hayata geçirmemiz lazım diye düşünerek, yayın stratejileri merkezi adı altında özel bir birim kurduk. Biz, temelimize milletimizi koyduk ve düzenli saha araştırmaları yapmaya başladık. Halkımız TRT’den ne talep ediyor, hangi öncelikte talep ediyor sorularını sorarak bunların metodolojisini çıkartmaya çalışıyoruz ve bununla ilgili çalışırken şunu da söylüyoruz ki, toplumumuzda müthiş bir sağduyu var. Tabii bunu yaparken birçok ülkenin modelini inceledik ve inceliyoruz ama biz Türkiye’ye özgü bir model çıkartmaya çalışıyoruz. Bu metodolojiyi çıkarabilirsek TRT adına çok uzun vadeli planlar yapabiliriz.” şeklinde konuştu. “Yeter ki kendimize dürüst olalım ve içimizden geleni yapalım” Sinema, dizilerde arayış döneminde olduğumuzu söyleyen Eren, “Kendi senaryo dilimizi keşfetmeye çalışıyoruz. Tamamen matematiksel değil de, duyguyu ön plana çıkartıyoruz. Bunu benimseyen toplumlar da var. Dünyayı Batı merkezli filmler olarak görmemek lazım.” dedi. Dünya ekseninde değişen ve gelişen dizi film sektörü hakkındaki görüşlerini izleyicilerle paylaşan Alev Alatlı, “Popülizmin ne kadar ileri gittiğini düşünürsek, post modern, post-truth derken bunun dizi, film sektörünü etkilememesi mümkün değildir. Bu etkileme noktasında bizim çok büyük bir şansımız var; yeter ki kendimize dürüst olalım ve içimizden geleni yapalım” şeklinde konuştu. Kapadokya Üniversitesi “Uzaktan Eğitim Kültürü” ile Türkiye’ye Örnek Oldu Pandemi sürecinde eğitimde dünyadaki değişen ve gelişen bir çok teknolojinin ülkemizde de kullanıldığı fakat bu süreçte asıl önemli olanın ‘uzaktan eğitim kültürü’ olduğu vurgulanırken, Kapadokya Üniversitesinin Türkiye’ye örnek olacak şekilde başarılı bir uzaktan eğitim süreci yürütmesindeki temel etkenin bu kültüre sahip bir kurum olması, yıllardır var olan uzaktan eğitim tecrübesi, milli bir yazılım kullanılması, akademisyenlerin daha önce uzaktan eğitim için hazırladıkları tüm eğitim dokümanlarının hızlı şekilde sisteme yüklenmesi ve öğrencilerin geri dönüşlerinin hızlı şekilde değerlendirilerek minimum hata, maksimum verim mantığıyla eğitim prensibini ilke edinmesi olduğu ifade edildi. Yayında, pandemi sürecinde ülkemizdeki eğitim de konuşulurken, Kapadokya Üniversitesi Rektörü Hasan Ali Karasar, Covid-19 sürecinde TRT’nin milli eğitim sistemini adeta sırtlayarak, “Ev Hayat Dolu” projesi ile çok farklı ve güzel içerikleri hızlı bir şekilde yayınlamasından ötürü İbrahim Eren’e teşekkürlerini iletti. Eren bu teşekküre, “Şans, fırsatlara hazırlıklı yakalanmaktır” özdeyişi ile cevap verdi.