İstanbul’da başlayan ve Londra’da sona erecek olan 9 farklı hikâyeyi anlatacak olan film İngiltere, Hollanda, Türkiye ve Amerika’da vizyona girecek.

“İnsanların farklı dilleri, dinleri, kültürleri olabilir ama yemeğin dili yoktur” mottosu ile sinemaseverlere ulaşmayı amaçladıklarını söyleyen filmin senaristi ve ortak yapımcısı olan Ebru Cengiz Ergen, “Yemek Türkiye filmi, sinema sevmeyenleri de gişeye çekecek türde bir proje. İçerik ve kurgu bakımından ilkleri barındıran yapımda, 9 farklı hikâye, Türkiye-İngiltere arasında gerçekleşen zaman kırılmalarıyla anlatılıyor. İnsanların farklı dilleri, dinleri, kültürleri olabilir ama yemeğin dili yoktur. Bu film, farklıların aynı noktadaki kesişim kümesi olacak.” dedi.

Vatandaşlara 50 bin adet ücretsiz fide dağıtıldı Vatandaşlara 50 bin adet ücretsiz fide dağıtıldı

"KAPADOKYA ZAMANIN DURDUĞU YER"

Kapadokya’nın zamanın durduğu bir yer olduğunu söyleyen Ergen,”Bizim Kapadokya sahnemizdeki hikâyemizde zamanın durduğu insanların hikâyesini anlatıyor. Bu nedenle Kapadokya‘yı seçtik. O hikâyede Kapadokya metropolden geldiğinizde anlıyorsunuz ki çağlar öncesinden gelen bir atmosfer var. Burada yaşantı değişmiş, binlerce yıllık bir çağrı kucaklıyor. Onun için burası zamanın durduğu bir yer diyebiliriz” şeklinde konuştu.

“9 FARKLI HİKAYE 9 FARKLI MEKAN”

Filmin Türkiye’de 9 farklı bölgede çekimlerinin yapılacağını aktaran Ergen, “İstanbul, Ankara, Nevşehir-Kapadokya, Mardin, Diyarbakır, Giresun, Muğla-Bodrum ve Kahramanmaraş’ta çekimler yapacağız. Film günümüz İstanbul’un da başlayıp, 1750’li yılların Londra’sın da bitiyor” diye konuştu.

"ANADOLU REFERANS NOKTASI OLACAK"

Ergen konuşmasına şöyle devam etti, “İki farklı dönemde, iki farklı hikâye ve statüye sahip insanların başarısızlığa ve dibe vurduğu noktada, başarıya giriş hikâyesini görecek ve Türkiye’de hep Anadolu coğrafyası da sahip olduğu hikâyelerle bunun bir referans noktası olacak. Yani biz umudun bittiği yerde, umudun kapısını aramanın referans hikâyelerini anlatacağız. Çünkü yemek bütün kavgaların, bütün anlaşmazlıkların, mutlulukların ve hatta üzüntülerin birleştiği tek zemindir. Farklı dinlerdeki, farklı dillerdeki, farklı sosyal kültürel platformlardaki herkes yemek masasına buluşabilir. Biz de onun için dokuz farklı şehirde 18 insan hikâyesi işlediğimizden dolayı yemek zemininde hareket etti. Çünkü: yemektir bizi buluşturan şey. Onun için yemekte buluşacağız. Ortaya koyduğumuz hikayeler var. Yani seyircimiz bizi izlediğinde her şehirde ben de bunu yaşamıştım, ya bu da benim başıma geldi, bu da olmuştu diyecek. Böylelikle bizim hikâyemiz içine girdiğinde kendi başarısızlıklarını veya belki hayatının kendi durak noktalarından nasıl devam edebileceğini dair bir pencere açmış olacağız”

Filmin bu yıl içerisinde vizyona gireceğini de belirten Ergen, “Londra, Hollanda, Türkiye ve Amerika’da vizyona girecek. Bizim sinematografik iddiamız şu; biz öyle bir film yapıyoruz ki seyirci evinden, koltuğundan kalkıp, pijamalarını çıkarıp salona, bizi görmeye, bizi izlemeye, bizim onlara vaat ettiğimiz hayali görmeye gelecekler.” dedi.

A W141530 03

Kaynak: İHA