Çin'in Vuhan kentinde ortaya çıktıktan sonra tüm dünyada etkili olan koronavirüse karşı önlemler, eğitim öğretimde uzaktan eğitimin hayata geçirilmesini sağlayarak, sınıfları stüdyoya, evleri sınıfa dönüştürdü. Kapadokya Üniversitesinin Nevşehir'in Ürgüp ilçesi Mustafapaşa köyündeki yerleşkesinde, yaklaşık 4 bin öğrencinin faydalandığı uzaktan eğitim sisteminde, öğretim görevlileri oluşturulan stüdyoda ders anlatırken, öğrenciler sesli ve görüntülü sistem aracılığıyla hocalara sorularını yöneltebiliyor. KÜN Rektörü Prof. Dr. Hasan Ali Karasar, yaptığı açıklamada, üniversitelerinde 6 yıldır Çocuk Gelişimi ile Turist Rehberliği ön lisans programlarında uygulanan yerli uzaktan eğitim yazılımının, yüz yüze eğitime ara verilmesinin ardından tüm öğrencilere tanımlandığını ve başarıyla sürdürüldüğünü belirtti. Koronavirüs salgını dolayısıyla tercih edilen uzaktan eğitim konusunda Türkiye'nin birçok ülkeden daha ileri adımlar attığını vurgulayan Karasar, özellikle üniversitelerde derse katılımın örgün öğretime kıyasla arttığını ifade etti. 850 ders dijital platforma kaydırıldı Karasar, Yükseköğretim Kurulunun (YÖK) kararının ardından 850 dersi dijital platforma kaydırdıklarını anlatarak, "Dijital dönüşüm konusunda, özellikle Avrupa ve Orta Doğu baz alındığında Türkiye lider ülkelerden biri. Her gün ortalama 3 bin öğrencimiz sistem üzerinden derslere katılıyor. Örgün öğretimde yüzde 80 civarında seyreden derslere devam oranının, dijital platformda yüzde 90'ın üzerine çıktığını görüyoruz." dedi. Uzaktan eğitimin, eğitime ara verilen kayıp bir süre olarak algılanmaması gerektiğine işaret eden Karasar, bu sistemin sınavların da başarıyla yapılabilmesi için birçok alternatif sunduğunu bildirdi. Prof. Dr. Hasan Ali Karasar, uzaktan eğitimin geçici bir süreçten ibaret olduğunu ancak eğitimin ara verilmeksizin sürmesine imkan tanıdığını dile getirerek, şunları kaydetti: "Tüm eğitim öğretim faaliyetlerini dijital platforma kaydırdık. Bunda da önemli bir başarıya imza attığımızı düşünüyoruz. Türkiye'nin yükseköğretim konusunda son bir ayda attığı adım dünyadan çok ayrılıyor. Türkiye'deki üniversiteler bu konuya yabancı değildi. Bir yükseköğretim sistemi olarak, uzaktan eğitime yabancı olmayan hatta bunun ciddi ve sıkı yasal mevzuatı bulunan belki de tek ülkeyiz. O yüzden mevcut örgün eğitim platformlarının uzaktan eğitime dönüştürülmesi çok hızlı oldu. Ancak bu geçici bir dönem, bu süreçte bize düşen yükümlülük, öğrencilerimizin hiçbir şekilde bir eksikliğe maruz bırakılmadan eğitim öğretimlerini tamamlamaları için elimizden geleni yapmak."