Çeşitli ziyaret ve temaslarda bulunmak için Nevşehir’e gelen Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, basın toplantısı düzenledi. Sarıgül, “Tezkereye CHP’nin hayır oyu vermesini nasıl değerlendiriyorsunuz” sorusuna, “Benim bayrağım oradan asla inmez. Türkiye Değişim Partisi dış politikada sorumluluğunu bilen bir partidir, dış politikayı iç politika meselesi ve oy hesabı asla yapmaz. Benim Mehmetçiğimin orada gururla kalması için bizim oyumuz evet olurdu.” dedi. Türkiye Değişim Partisi’nin diğer siyasi partilerin tercihlerini kendilerine bıraktığını belirten Sarıgül, tezkere gibi önemli bir konu geldiği zaman MKYK ile enine boyuna değerlendireceklerini söyledi. Emniyet birimlerinden görüşler alınması gerektiğini aktaran Sarıgül, şöyle konuştu: “Önce parlamentoda gizli oturum yaparım. Özellikle emniyet birimlerimizi, istihbarat birimlerimizi, milli savunma birimlerimizi dinleriz. Türkiye Değişim Partisi barış isteyen bir partidir. Dünyanın her noktasında silahlar gitsin barış gelsin diyen bir partidir. Ama Türkiye Değişim Partisi benim Mehmetçiğim sınırı geçmişse, atalarımızın, dedelerimizin, ecdadlarımızın kanıyla yoğrulan ay yıldızlı bayrağı terör örgütlerine karşı koruyorsa, diğer ülkelere karşı koruyorsa benim bayrağım oradan asla inmez. Sınır ötesinde benim bayrağım Türkiye’mizin huzuru için dalgalanıyorsa o bayrak orada dalgalanmaya devam edecek. Bu koşullarda Türkiye Değişim Partisi’nin oyu askerimizin gücünün daha fazla gösterilmesinden yana olur. Ve Türkiye Değişim Partimizin oyu Mehmetçik sınır dışında olduğu için, sınır içinde olsa yeni bir boyut olsa onu konuşuruz. Sınır dışına niye çıkıyoruz, nedir ne değildir. Ama artık orada benim şehitlerim var, orada benim bayrağım dalgalanıyor, benim bayrağımı oradan indirmeye hiç kimsenin gücü yetmez. Türkiye Değişim Partisi dış politikada sorumluluğunu bilen bir partidir, dış politikayı iç politika meselesi ve oy hesabı asla yapmaz. Benim Mehmetçiğimin orada gururla kalması için bizim oyumuz evet olurdu.” AK PARTİ’YE ELEŞTİRİ AK Parti’nin 19 yıldır iktidarda olduğunu belirten Sarıgül, “19 yılın sonunda, işsizlik azaldı mı? Hayır, daha da arttı. Ülkenin iç ve dış borçları azaldı mı? Hayır, daha da arttı. Gelir dağılımı düzeldi mi? Hayır, daha da bozuldu . Demokrasi ve hukukta ileri gittik mi? Hayır, daha da geriye gittik.” diye konuştu. AK Parti kadrolarının kendilerini çok başarılı bulduklarını ifade eden Sarıgül, “Ülkeyi çok iyi yönettiklerini iddia ediyorlar. Dünya bizi kıskanıyor diyorlar. Bizden önce yol yoktu, buzdolabı yoktu, ambulans yoktu diyorlar. Size yol yaptık, köprü yaptık diyorlar. Eğer, mutfakta yangın varsa, eğer tencerede dert kaynıyorsa, eğer halk yoksulluk ve pahalılıktan bunalmışsa, bu sözlerin hiçbir kıymeti yoktur. Zaten bir ülkenin iyi yönetilip yönetilmediğine yönetenler değil, yönetilenler karar verir. Hekimden sorma çekenden sor diye boşuna denmemiştir. Bugün bir avuç insan dışında ülkemizde halinden memnun olan kimse yoktur. Bir ülkede yönetimin görevi halkı mutlu yapmaktır, halkımız mutsuzdur. Benim aziz milletim, 19 yıldır AK Parti’ye ne istediyse verdi. AK Parti pahalılık, yoksulluk ve işsizlikten başka hiçbir şey vermedi. Bu millet ne yer ne içer, nasıl ısınır, nasıl geçinir diye bir gün düşünmedi. Har vurup harman savurdu. Ak Parti’nin bu saatten sonra ülkeye verebileceği de, ülkeden isteyebileceği de bir şey yoktur. 19 yıl yönettikten sonra bana bir şans daha verin deme hakkı yoktur.” şeklinde konuştu.