Mimarlar Odası Temsilcisi Becerir, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararıyla Kapadokya Alana Başkanlığı görevine atanan Aydın Cem Aslanbay’a başarılar dileyerek, Kapadokya’da atılacak adımların her zaman takipçisi olduklarını vurguladı.
Kapadokya’nın yüzeydeki güzelliğiyle büyüleyici, derinlerdeki katmanlarıyla öğretici bir coğrafya olduğunu söyleyen Becerir, “Bu toprakların geçmişi sadece taşta değil; lavın belleğinde, yeraltı sığınaklarında, dinsel ritüellerde, göç rotalarında, hatta rüzgârın yüzyıllardır şekillendirdiği yüzeylerde gizlidir.
Yeraltı şehirlerinden lavdan oyulmuş kiliselere, Pers gölgelerinden Roma izlerine, Selçuklu çizgilerinden Osmanlı izzetine ve Cumhuriyet dönemin çağdaş mirasına kadar Kapadokya, katman katman bir hafıza coğrafyasıdır. Burada yönetici olmak, sadece bir görevi değil, binlerce yıllık hafızayı omuzlamaktır.” dedi.
“KAPADOKYA GEÇMİŞİ SADECE SERGİLENMEYİ BEKLEYEN MİRAS GİBİ GÖRMEZ”
Alan Başkanlığı görevine atanan Aydın Cem Aslanbay’a başarılar dileyen Becerir, “Bu görevin yalnızca imar izinleriyle sınırlı olmadığını, çok daha derin, çok daha katmanlı bir bilince dayanması gerektiğini hatırlatıyoruz. Bu topraklar, geçmişi sadece sergilenmeyi bekleyen bir miras gibi görmez.
Kapadokya yaşayan bir organizmadır. Her yeni yapı önerisi, bir diğerini tehdit edebilir. Her yol, bir tarihi dokuyu bölebilir. Her ticari plan, kültürel bir dengede tahribata yol açabilir. Tam da bu nedenle Kapadokya, disiplinler arası bir sorumluluk alanıdır. Ve biz mimarlar, bu disiplinler arası çabanın taşıyıcı kolonlarından biri olarak görev almaya hazırız. Teknik uzmanlıklarımızla değil, aynı zamanda bu coğrafyaya duyduğumuz aidiyetle buradayız.” diye konuştu.
“BU EMANETİ BİRLİKTE TAŞIMALIYIZ”
Alan Başkanlığı sürecinin kapalı kapılar ardında değil, tüm ilgili uzmanlık alanlarının, sivil toplumun, yerel halkın katılımıyla yürütülmesi gerektiğine değinen Becerir, şöyle devam etti: “Şeffaf, çoğulcu, bilim temelli bir anlayış Kapadokya’nın geleceğini korumanın tek yoludur. Biz bu sorumluluğun farkındayız. Kapadokya size emanet olabilir ama bu emaneti birlikte taşımalıyız. Ve biz, bu emaneti sadece takip etmeye değil, sahiplenmeye ve katkı sunmaya hazırız.”
